bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Kayyum Meselesi
Yazarlar // 5 Mart 2016 Cumartesi 00:00

İsmail BAŞARAN

Samsun’da ekonomik dar boğaza girdikleri ve ödeme zorluğu çektikleri için bazı firmalara kayyum atandığını artık duymayan kalmadı.
Peki, kayyum atanınca ne oluyor?
Böyle bir soru takıldı aklıma ve biraz araştırdım.
Baktım ki kayyum firmanın adeta genel müdürü.
Firma çalışmasını sürdürüyor, borçlar yapılanıyor.
Firma üretiyor.
Yani işlerini zora sokan patron yine kazanmaya devam ediyor.
Peki, piyasaya olan borçlarının hani o “Hatır çeki” denilen bölümü ne oluyor?
Ona inanarak ve güvenerek yatırım yapanlar, borçlananlar ne oluyor?
Kayyum o şirketlerin borçlarıyla ilgili ne yapıyor?
Verilen çekleri “Vermeseydiniz” diye geçiştiriyor mu?
Bana iş biraz tuhaf geldi.
Borç nedeniyle firma kayyum istemiş mi?
Burada firmanın borcunu ve alacağını çıkaracaksın birader.
Sonra kimlere borç varsa bu borçları firmayı ya satarak veya depolardaki ürünlerini, tesislerini satarak alacaklılara ödeyeceksin.
İşçiler ne olacak diye bir soru sorulabilir bu arada?
Hani o firmayı batıran milyarlık araçlara binenler var ya işte onlardan o araçlarını alıp satarak evlerini diğer şirketlerini ve gelirlerini takip ederek ödeyeceksin arkadaş.
Adam hem batıp borçlarını ödemeyecek hem de  keyifler keka olacak…
Ya diğerleri?
Onlar borçlarını nasıl ödeyecekler
Bu nasıl adalet böyle…

AJANS HABERCİLİĞİ
Bugün böyle bir paragraf açma lüzumunu hissettim.
Yapılan yazım hatalarıyla ilgili değil yazacağım.
Ajans’ın ne olduğu ile ilgili sadece ve kısa tutacağım.
Fransız Haber Ajansı Ajans Frans Pres’in (AFP) Türkiye’nin Paris Büyükelçisi İsmail Erez’in Ermeni Terör Örgünü Asala tarafından şehit edilmesinin haberini öğrendiğim kurumdu.
Haber kısa ve netti:
“Türkiye’nin Paris Büyükelçisi İsmail Erez uğradığı silahlı saldırı sonucu öldü.”
Bu kadar.
Sonrasında detaylar gelmişti. Yani önce bir ön haber verilmişti abonelere.
Çünkü ajansın görevi abonelerini haberden haberdar etmekti ve bu bilinçle çalışıyordu insanlar orada.
Önceki gün Samsun’da bir özel hastanede yangın çıktı.
Hastalar koşuşturmaya başladı.
Neler oluyordu?
“Türkiye’nin en büyük ajanslarından birisi” diye isimlendirilen bir kurumdan tek satır haber gelmiyordu.
Samsun’da yangını “Sağır sultan” bile duymuştu ancak bu ajansın aboneleri henüz haberden haberdar edilmemişti.
Neden?
Kurum kayırılıp olay küçültülmek mi isteniyordu yoksa abonelere karşı yapılması gereken görev yerine mi getirilmiyordu.
Bu ajans çalışanlarına ajans haberciliğinin “Öncelikle abonelerin haberden haberdar edilmesi” anlamını taşıdığını hatırlatmama sanırım gerek yoktur.
Nasıl olsa bunu biliyorlardır…

GÜNÜN SÖZÜ
Batan güneş için ağlamayın, yeniden doğduğunda ne yapacağınıza karar verin. Dale Carnegie