bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Hafif Raylıda Seferler Artırılmalı
Yazarlar // 14 Mart 2022 Pazartesi 21:06

İsmail BAŞARAN

Samsun Büyükşehir Belediyesi çeşitli yatırımlar yapıyor, bunların hangisinin günün şartları için gerçekleştirildiğini anlamak zor. İşte bu nedenle hem Samsun şehir içi araç trafiğinin rahatlaması hem de vatandaşın daha kolay gideceği yere ulaşabilmesi için Samsun’daki Hafif Raylı sistemin uzunluğunu ve ulaştığı noktaları artırmanın yanı sıra sefer sayılarının da artırılması gerekiyor. Çünkü sistemin hizmete girmesinin artından Samsun’un nüfusu arttı.

Toplu taşımanın belkemiği olan hafif raylı sistemi sıkça kullanan birisi olarak insanların yolculuk anında ne kadar sıkıntı çektiklerine tanık oluyorum.

Tekkeköy’den kalkan hafif raylı Üniversite’ye kadar gidiyor. Bu seferler sürüp gidiyor da sistem özellikle sabah ve akşam saatlerinde dolup taşıyor, adeta iğne atsan havaya yere düşmez duruma geliyor. Bunun için Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin ivedilikle sefer sayılarını özellikle de iş giriş ve çıkışlarında artırması artık şart oldu.

Raylı sistem için yeni vagonlar alınmalı bunun için de halile para şart. Para yok mu vardır mutlaka.

Önemli olan parayı vatandaşın ihtiyaç duyduğu işlere harcamaktır. İnsanların spor yapabileceği yerleri millet bahçesine döndürmek değil.

 

YARDIM BEKLEYEN BİRİ VAR MI?

Yaklaşık yirmi yıl önce yaşadığım bir olayı anlatayım bugün. Hep olumsuzluklardan değil biraz da olumlu tarafından bakalım hayata diye.

Soğuk bir kış gecesinde eve dönerken, kaldırımın ortalık bir yerinde duran genç bir adama rastladım. Derin derin soluk alıyor ve düşmemek için yanındaki elektrik direğine sarılıyordu. Bir vitrine bakıyormuş gibi yaparak göz ucuyla onu seyrettim. Otuz beş kırk yaşlarında olmalıydı ve üstü başı da sarhoştan beklenmeyecek kadar temizdi. Yanından geçenlerden bazısı yüksek sesle konuşarak içki içmenin kötülüğünden bahsediyor, bazıları da sadece alaylı gülüşmelerle yetiniyordu.

Yolun boşalmasını kolladıktan sonra yavaşça yanına sokularak; ''İyi misiniz?'' diye sordum. ''Bir ihtiyacınız var mı?''

Zorlukla ayırabildiği dudaklarından iniltiye benzeyen tek bir kelime çıkabildi: ''Hastayım..'' Düşmemesi için bir elimi beline dolayarak taksi beklemeye koyuldum. Akşam vakitlerinde kesilen kar yağışı tekrar başlamış, yavaş yavaş beyazlamaya başlayan yollarda birbiriyle yarışan sokak köpeklerinin dışında bir hayat emaresi kalmamıştı. Gece yarısını geçtiğimiz için araba bulmaktan ümidi kestiğim sırada, yanımızda bir taksi duruverdi. Şoföre durumu anlatarak acele etmemiz gerektiğini söyledim. Hastamızı zor da olsa arka koltuğa yatırarak hastanenin yolunu tuttuk ve verilen serum tamamlanarak iki saate yakın başucunda bekledik.

Nöbetçi doktor, hastayı en azından donmaktan kurtardığımızı ifade ediyor, kendine gelmekte olan genç adam ise henüz konuşamadığı için, sadece gözlerimizin içine bakıp gülümsemekle yetiniyordu. Daha sonra onu şoförle tekrar arabaya bindirip evine götürdük. Hastamızın eşi, onun sık sık şeker komasına girdiğini bildiğinden endişeye kapılmış ve 5–6 yaşlarındaki yavrusunu da alıp sokağa fırlamıştı. Bizi görünce koşarak yanımıza geldiler ve büyük bir sevinçle kucaklaştılar. Saatler süren yorgunluğumuz bir anda kaybolmuş, bize nasıl teşekkür edeceğini şaşıran o ailenin mutluluğu karşısında gözlerimiz dolu dolu olmuştu.

Ellerimize sarılarak bizi uğurladıktan sonra, şoföre borcumun ne kadar olduğunu sordum. Bana fark ettirmeden gözyaşlarını silmeye çalışırken; ''Borçlu değil, alacaklısın dostum'' dedi. ''Böyle bir iyiliğe beni ortak etmekle borcunu zaten ödemiştin. Ama belki de yirmi yıldır ağlamayı unutan bir adama bu güzel duyguyu hatırlattığın için alacaklı duruma geçtin.''

O mert adamla kucaklaşıp helalleşirken, artık gecenin ayazını duymuyor ve evime yürüyerek gitmek istiyordum. Kim bilir? Belki de yolumun üzerinde yardımımı bekleyen bir insan daha bulabilirim diye…

 

GÜNÜN SÖZÜ

Sen izin vermedikçe kimse seni aşağılayamaz.