Verir Zavallı Millet

Piyasalardaki daralmanın hangi ölçülere geldiğini burada anlatmanın gereği yok, çünkü bunu vatandaş bizzat yaşıyor, bu yaşananları da ekonomiyi yönettiğini sanan iktidar da görüyor.

Görüyor da ne yapıyor? İktidar sadece vatandaşa para yardımı ve makarna yardımı yapmaya çalışıyor. Oysa üretimi artırıcı önlemlerin tam da içinde bulunduğumuz günlerde alınması gerekmiyor mu?

Türkiye bunlarla uğraşacağına, salgını nasıl önleyeceği konusunda ilaç üretimine geçeceğine vatan8daşına sokağa çıkma evinde otur diyor. Üretimin büyük ölçüde dibe vurduğu binlerce iş yerinin kapandığı Türkiye’den ne hikmetse vatandaşın Kızılay’ı da kendi insanına yardım yapacağı yerde Afrika’ya veya Dünyanın bir diğer yanına yardım yapıyor.

Ek Kızılay Dünya’ya caka satacağına ortaya çık da önce kendi vatandaşına yardım yap, o zaman “bu benim kurumum” diyebileyim. Afrika’daki açları düşün tamam da önce kendi açlarını düşün bir de, Türkiye’de kaç milyon insanın yeterli beslenemeyip gece yatağına aç girdiğini de hesaba kat.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iban numarası verip vatandaşından yardım istediği Türkiye’de Kızılay olarak Yurt dışına yardım göndermen gösterişten başka bir iş değildir. Ben yardımı önce benim insanıma derman ol diye yapıyorum, hava at diye değil.

Bir başka konu da Türkiye’de ekonominin daralıp daralmadığıdır. Birileri çıkıp ekonomimiz uçuyor derse yalan söylediği ortaya çıkacaktır, o nedenle de ses vermiyorlar galiba.

Tevfik Fikret zamanında "Verir zavallı memleket, verir ne varsa, malini, Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini, Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini, hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini.

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin" demiş.

Sarayda oturanlar o gönlerde de sadece kendileri yiyormuş şimdi de öyle. Millete iban numarası vereceğinize yandaşlara verdiklerinizi geri alın, o zaman bir azınlığın değil de vatandaşın yanında olduğunuzu görelim. Bu yazıyı yazarken, bir haberle irkildim. Sınır ötesinden yine şehitlerimiz geldi.

SURİYELİLER VE MAAŞLARI

Kendine yetemeyen Türkiye, Suriye’de vatanını korumak yerine kaçarak gelenlere bakıyor ya, bu arkadaşların maaşları evlerine mi getiriliyor acaba, yoksa banka hesaplarına mı yatıyor da gidip alıyorlar?

Sokağa çıkamadığımız için bilmiyoruz, çünkü belirli bir yaş diliminde olan Türk vatandaşlarına ceza uygulanıyor ya. Kendimize yetemiyoruz, hükümet vatandaşına el açmış bir de Suriyelilere bakıyoruz, yeter artık ben, sabrın sonuna gelindi.

CHP Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu salgınla mücadele tedbirleri kapsamında faaliyetlerini durduran ticari işletmelerde çalışan yaklaşık 5 milyon kişinin, dönemsel dahi olsa şu an fiilen işsiz kaldıklarına işaret etti. Hancıoğlu, “Bugün evine ekmek götüremeyen bu insanlarımıza sahip çıkmak sosyal devletin asli görevidir” dedi. Tamam, nerede o devlet diye sormak gerekir.

GÜNÜN SÖZÜ

Cehennemde ateş yoktur, her insan ateşini bu dünyadan götürür. (Pir Sultan Abdal)