istanbul sex shop casino siteleri istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama baker depolama
CHP’nin Samsun Kongrelerinde Ayıplı Listeler (2)
Yazarlar // 10 Ekim 2025 Cuma 20:03

Ragıp GÖKER

CHP Samsun ilçe kongreleri tamamlanırken, partiye uzun yıllar hizmet etmiş; belediye başkanlığı, il başkanlığı, milletvekilliği adaylığı ve meclis üyeliği yapmış, gerek seçmen gerek parti üyeleri üzerinde ağırlığı olan isimlerin listelere yazılmaması gibi ayıplı bir işlemin yankıları sürüyor.

Dünkü yazıda Metin Burma, Tufan Akçagöz, Necile Çokay, Şükrü Şişman gibi parti önderlerinin yanı sıra, PM Üyesi Nazan Güneysu’nun da listelerde il delegesi olarak yer almamasını eleştirmiş ve yazıya “CHP Kongrelerinde Ayıplı Listeler” başlığını atmıştık.

Bir süredir Samsun’dan uzakta kaldığım için listelerde kimlerin yazılıp yazılmadığını bilmiyordum. Dolayısıyla yazı biraz eksik kalmış.

CHP’de Samsun örgütlerini ele geçirmiş olan şaşkınlar, Özgür Özel’in eski genel başkanlardan Hikmet Çetin’i daima yanında istemesinden de ders almamış olmalılar ki, Samsun’daki CHP’lilerin “Gençlik Kolları Başkanımız” diye takıldıkları 80’lik  Ersoy Üstay da o listelere yazılmamış. İyi mi?

İlkadım İlçe Başkanı mesela, Samsun’un en büyük ilçelerinden Çarşamba’da, partinin bugün ne durumda olduğunu unutan şaşkınlar, geçmişte belediye başkanlığı ve il başkanlığı yapmış, parti ileri gelenlerinin “Her seferinde sana ihtiyacımız var” dediklerinde “Amasız, fakatsız” görevi kabul eden Hüseyin Değerli’yi listeye yazmamış.

Taşı değneği cebinde taşımakla övünen partililerin kendisine seçim kazandıracağına inanarak listesinde il delegeliğini layık görmeyen İlkadım İlçe Başkanı mutlu mudur, merak ediyorum.

Aynı ilçe başkanı, partinin her kademesinde hizmetleri geçmiş Sadi Subaşı’nı, hatalarını yüzüne söylemesinden çekindiği için mi listesine yazmadı acaba?

Atakum İlçe Başkanı, Mustafa Tüfek’i listesine yazmayarak ne elde ettiğini düşünüyor olabilir?

Daha kimlerin listeye yazılmadığını bilmiyorum.
İsmini sayamadıklarım beni bağışlasınlar.

Ve fakat...
Bu yazının amacı listelerde “kim var, kim yok” tartışması üzerinden fikir yürütmek değildir.

Amacımız, üzüm yenmesini sağlamaktır; bağcı dövmek değil yani.

Nicedir CHP’nin Samsun’daki üye yapısının sağlıksız olduğunu söylüyoruz.
Ki, bu üye yapısıyla yapılan hiçbir seçimden doğru sonuç alınamıyor.

Demokrasiye inanan biri olarak, en kötü seçilmişin atanmıştan daha iyi olacağına inanmışımdır.

Ve fakat...
Bir kere de doğru sonuç alınsa, adayların ön seçimle belirlenmesini savunanlara ben de hak vereceğim.

İlle de “ön seçim” dendi.
Ve fakat, “İlle de ön seçim” diyenlerin şimdi Atakum’da oluşan mevcut durumdan rahatsızlıklarını dile getirmelerine de şaşırmıyor değilim hani.

Adaylar ön seçimle belirlensin, il ve ilçe başkanları da seçimle gelsin ama bu, sağlıklı bir üye yapısı oluşturulduktan sonra yapılsın elbette.

Bu köşede daha önce CHP’nin Samsun’daki üye yapısının gözden geçirilmesi gerektiğini, elemenin de parti büyüklerinden oluşacak bir komisyon aracılığıyla yapılması gerektiğini yazmıştım.

Mesela, kongrelerde delege listelerine yazılanlar arasında aynı soyadından çok kişinin bulunması, ilçe başkanlarını da, o ilçe başkanlarının desteğiyle il başkanı seçilecek kişiyi de CHP’nin ilk seçimde doğru sonuç alacağına inandırıyorsa, onların aklına şaşarım sadece.

CHP’de “onun adamı, bunun adamı” anlayışıyla seçilenlerin partilerine kazandıracakları hiçbir şey olamaz.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra CHP’ye çok sayıda yeni üye kaydolduğunu öğrenmiştik; ancak bu yeni üyelerin hiçbiri oy kullanamamış. Çünkü hiçbirinin partiye adaptasyonu sağlanmamış, politize edilmemişler yani.

Yeni üyelere partili olmanın ne anlama geldiğini anlatacak olan ilçe başkanları koltuklarını korumak için türlü angajmanlara girerken, partinin büyümesi adına atılacak adımları ihmal etmişler.

Hadi diyelim, siz yapmıyorsunuz; bari partide her biri çelebi özelliğindeki tecrübeli kişileri göreve çağırın, onlar bu görevi yapsın.

O da yok.
Çelebiler dışarıda kaldı çünkü.

“Vur abalıya misali CHP’ye yükleniyorsunuz, diğer partilerde neler oluyor, sesiniz çıkmıyor” türünden savunmalar yapılacaktır, eminim.

Buna karşın söylenecek söz şudur:
Diğer partilerde birileri işaret ediliyor, işaret edilen kişi göreve geliyor. CHP’liler de bunu eleştirip “Bizde demokrasi var” diyorlar.

Ve fakat, özellikle Samsun’daki CHP’liler, son kongrelerde yaşanan ayıplı listelerden de anlaşılacağı üzere partinin bu özelliğini doğru kullanamıyorlar.