Yeni yüzyılda Türkiye’nin başına örülmeye çalışılan çoraplara izin vermeyeceklerine değinen Ticaret Bakanı Mehmet Muş, “Biz kurtuluş mücadelesinin başlatıldığı bu şehirden Türkiye'ye giydirilmek istenen bu deli gömleğini yırtıp atacağız. Biz Türkiye'nin başına örülmek istenen bu çoraba müsaade etmeyeceğiz. Anlaştıkları tek nokta Erdoğan gitsin. Sonrası kaos. Bakın Türkiye haritası masaya yatırılıyor. O bakanlık senin, bu kurum benim, bu banka senin. Bunlar paylaştırılıyor. Değerli arkadaşlar, biz bu paylaşımları daha önce görmüştük. Bu paylaşımların neticesi Türkiye'ye hep maliyetle döndü. Türkiye'nin imkanları hep heba oldu. Ne oldu da Türkiye'nin bakanlıkları, kurumları bölüşülüyor, paylaşılıyor. Nizamülmülk, Büyük Selçukluların veziri Siyasetnameyi yazıyor. Siyasette devlet adamı. Nizamülmülk’ün bir sözü var. Bir işi diyor 2 kişiye vermeyin, iş ortada kalır. Kimse sorumluluk almaz diyor. Burada 7 kişiye verilmiş. Nizamülmülk'ün bin sene önce söylediğini, tam tersini bin sene sonra yapıyorlar. İradenin olmadığı yerde idare olmaz. Bakın bugün Türkiye'de terör çok şükür minimize edilmiş vaziyette. Güvenlik sağlanmış vaziyette. Sınır ötesinde bu elebaşları artık içeride barınamıyor, saklanamıyor, dışarıya kaçıyor, onları devletin ilgili kurumları tek tek elimine ediyor. Peki PKK'nın uzantısı HDP'nin desteklediği bir hükümetle hangi vali, hangi emniyet müdürü nasıl operasyon talimatı verecek? Onayı nasıl verecek değerli arkadaşlar? Bunları konuşmamız gerekiyor. Bunları milletimize Samsunlu hemşehrilerimize anlatmamız gerekiyor. Çünkü ‘ben diyor destek veriyorum buraya’ diyor. Bunun bir karşılığı olacak. Bunun bir neticesi olacak diyor. Açık açık alenen söylüyorum ve bakın Ahmet Türk, ‘Öcalan'ın özgürleşme süreci başlamıştır’ diyor. Çocuklarımızı katleden, Türkiye'yi canlarını yakan onlarca insanımızın sakat kalmasına sebep olan, emniyet mensuplarımızın gazi olmasına sebep olan, terörist elebaşına bu ülkede hiç kimse ama hiç kimse özgürlük hakkı tanıyamaz, veremez. Ancak öyle bir cesaret alınıyor ki bir yerden ve çıkıp da birisi bunları ne yalanlıyor ne de bunlara net bir tavır koyuyor. Herkes üç maymunu oynuyor. Yavuz Ağıralioğlu dayanamadı, isyan etti, ayrıldı gitti. ‘PKK'nın gölgesinde olamayız’ dedi. Dolayısıyla biz Kurtuluş Savaşının meşalesinin yakıldığı bir şehirde öyle bir cevap vereceğiz ki bunlara en büyük tokadı, en büyük şamarı buradan yiyecekler” dedi.









