Samsun Nasıl Bir İl Oldu

Yazarlar // 7 Ocak 2016 Perşembe 00:00

İsmail BAŞARAN

Samsun Valiliği gazetelere ve gazetecilere elektronik posta ile haber verdi.
Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç ildeki yatırımlarla ilgili basın toplantısı düzenleyecek.
Gazeteci arkadaşlardan bazıları da toplantının yapılacağı salona gitti.
Giden gazeteciler için ayrılan yer toplantı masasının yan tarafındaydı ve en fazla üç beş kişilikti.
Orayı biliyorum, daha önce öyle bir tufaya ben de gelmiş ve orada kala kalmıştım.
Masanın çevresinde ise her zamanki gibi daire müdürleri bulunuyordu.
Basın toplantısında gazetecilere ayrılan ve reva görülen yer bu kadarçıktı işte.
Bazı arkadaşlar bu durumu protesto etmiş, etmeyenler de bir kaç dakika sonra kapı dışarı edilmişti.
İşte Samsun bu.
Samsunspor teknik direktörü spor basınını kapı dışarı eder, Gençlik ve Spor Bakanı’nın basın toplantısına çağrılan gazeteciler de dışarı çıkarılırlar.
Kamu yatırımlarının görüşüleceği toplantıda, neler vatandaştan saklanıyor bilmiyorum.
Bakan Bey orada yaptığı açıklamada “Türkiye huzurun ve istikrarın limanıdır” demiş.
Gerçekten öyle.
Saygıdeğer Bakan'ın bu açıklamayı yaptığı Samsun’da, bir akşam evvel şehit cenazesi vardı oysa.
Gelelim işin daha da vahim tarafına.
Ben bu yazıyı yazarken Samsun’daki iki gazeteciler cemiyetinden de “Basın Toplantısı”ndan gazetecilerin çıkarılmalarıyla ilgili hiç ses çıkmamıştı.
Şimdi bu gazeteciler cemiyetleri hafta sonundaki 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili etkinlikler yapacaklarmış, etkinliklere katılanlar konuşacaklarmış.
Basın toplantısı diye çağırılan gazetecilerin kapı dışarı edildiklerini acaba anlatacaklar mı o gün, tepkilerini koyacaklar mı?

PARÇA PARÇA MI GÖTÜRECEKLER
Ufak bir suçtan hapse düşen Temel'in koğuş arkadaşı sık sık hastalanmakta haftada bir doktora gitmektedir. Adamın doktordan her gelişinde bir uzvu kesilmektedir.
Bir gün bacağı, sonra kolu, eli...
Son gelişinde Temel koğuş arkadaşının kulağına eğilir manalı bir gülüşle:
-Uy! Hemşerim sanma ki anlamayrum, bağa öyle geliyo ki galiba sen kısım kısım firar edeysun...
Bu Temel fıkrasını neden yazdığıma gelince…
Samsun’da yapılmak istenen Protokol Camii var, bir türlü de yapılamıyor.
Sonunda iptal edildiğini söylüyorlar.
Gerçek mi değil mi bilmiyorum.
Dün orada hareketlenme olunca ortalık yine karıştı.
Gelen haber okulun yıkıldığıyla ilgiliydi.
Ancak söylenti olduğu ortaya çıktı.
Meğer yıkılan duvarmış.
Duvar yıkılacak ve sahile geçen yol genişletilecekmiş.
Bu iş nereye kadar sürecek?
Yol ne kadar genişletilecek?
Orada protokol camii yapılması imara aykırı da yol olarak arazinin küçültülmesi imara aykırı değil mi?
Bir yerden başlamışlar işte…
Yapacak bir şey yok!!!!

GÜNÜN SÖZÜ
Siz bana aptal hayaller peşinde koşmayan bir kalp gösterin, ben de size mutlu bir insan göstereyim... Çehov