Fındık Üzerine Oynanan Oyun

Dünya fındık piyasasında üretimin yüzde 80’lik bölümünü elinde bulunduran Türkiye’de fındık ekim alanları günden güne daralıyor. Bu daralma neden kaynaklanıyor ve neden isteniyor, ayrıca ne anlam taşıyor?

Alanların daralmasıyla Türk fındık üreticisini kollayıp gözetmek mi amaçlanıyor?

Yoksa Amerikan bademine yeni pazarlar açmak mı isteniyor?

Yıllardır fındık yazıp dururuz. Yıllardır da bu fındığı, hem kabuklusunu hem de kabuksuzunu çerez niyetine, çikolatanın içinde, viski ile meze olarak yer bu ülkenin insanı.

Türkiye’nin fındıktan dışsatım geliri yıllık yüz bin dolarları bulur. Bu dışsatımdan fonlara da binlerce dolarlar katkı olarak akar.

Oysa fındık alanları, dış Pazar bulunamadığı için daraltılıyormuş. Hadi oradan be, birileri çıkıp biz bu ticaret işinden anlamıyoruz, demeye utanıyor olmalı.

Fındık dikim alanlarını daraltacağınıza artırın, üretimi de artırın, hem İtalyan hem İspanyol fındığını vurun hem de Amerikan bademini.

Bunun için de yeni pazarlar arayın.

Bir zamanlar “her Çinliye bir fındık satsak köşeyi döneriz” demiyor muydu bu ülkenin insanı.

Ne bir tanesi, bir avuç satın.

Çinliye aganagi, naganagi, Türk üreticinin cebine dolarlar.

Türk tütününü ekme, Türk fındığını ekme.

Karadeniz bölgesinde virjinya tütününden sonra Amerikan bademi mi ek daha iyi pazar bulursun demeye getiriyorlar herhalde. Aslına bakarsanız bu işin altında bir proje yatıyor galiba.

Tütünden sonra fındığın da geriletilmesi yüzünden Karadeniz Bölgesi insanının gelir düzeyi düşecek mi?

Düşecek.

Gelir düzeyi düşecek olan Karadeniz insanı geçinebilmek için yeniden gurbete çıkacak mı?

Çıkacak.

Karadeniz bölgesi yaşlılara kalacak mı?

Kalacak.

Bölücü örgütün Karadeniz’e açılma planı bu yolla gerçekleşecek mi?

?????

Büyük Kürdistan ve Büyük Ermenistan dolayısıyla da Büyük Ortadoğu Projesinin önünde aslanlar gibi duran kimse kalmayacak…

Aslında oyun fındık üzerine değil, Türkiye’nin birlik ve beraberliği ile milli sınırları üzerine oynanmaktadır gibi geliyor bana.

Gelin bu oyunu Türk fındığı yiyerek bozalım.

Kendime bir söz söyleyeyim.

Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakinin anlayabildiği kadardır.
Siz isterseniz üzerinize alın isterseniz almayın.

ZAMLARA HAZIRLIKLI OLALIM
Seçim için iktidar devlet bütçesinden bir dolu harcama yaptı. Cumhurbaşkanı olarak seçimlere katılan Recep Tayyip Erdoğan binlerce koruma, yüzlerce otomobillerle uçaklarla geziler düzenledi. Kısaca devletin tüm olanaklarını kullandı.
Sanırım olması gereken önce istifa edip sonra yarışa girmesiydi, ancak olmadı ve atı alan yine Üsküdar’ı geçti.
Bu kadar harcanan paralar şimdi şimdi yerine konulacak.
Para nereden mi sağlanacak?
Elbette vatandaşın bütçesinden.  Hatta yurt dışından alınacak borçlarla yeni doğan bebelerin bile gelecekleri ipotek altına alınıp ödenecek paralar. O nedenle yeni zamlar gelecek, bekleyelim hep birlikte.
Hatta doğalgaza geldi bile, gözünüz aydın.
Kulaklarımız mı?
Onlar zaten bir şey duymuyor.
Aklımız mı?
Zamlar başımızda akıl da bırakmadı ya sonumuz hayırlı olsun diyelim ve geçiştirelim.
Zaten hep böyle yapmıyor muyuz?

GÜNÜN SÖZÜ
Yanlışı gören ve önlemek için elini uzatmayan insan, yanlışı yapan kadar suçludur.