Sadi Subaşı'nın, OMÜ'nün kuruluşunda emeği bulunan Üstün Küsefoğlu'ndan esirgenen vefadan yola çıkarak, 22 Mayıs günü ''Geçmişine vafası olmayan kurumlar kalıcı olamaz'' başlıklı yazısı, bu konuda bir eksikliğimizi yüzümüze vurur nitelikteydi.
Ki;
Sadi Abi yerden göğe kadar haklıdır.
Behçet Necatigil o iki mısralık şiirinde ''Anlamaz çağ, ince ayrıntıları, kalın gürültülerde'' diyor ya hani.
Öyle bir durumdayız aslında.
Günlük uğraşılarımızla boğuşurken, 'Vefa' gibi önemli davranışları ıskalıyoruz.
Sadi Abi hatıratınca, Samsun'un gözbebeği kurumu OMÜ'nün kurulduğu yıllara, yani 50 yıl öncesine geri döndüm bir an.
Günaydın gazetesinin Samsun Temsilcisi Rahmetli Ferruh Çetin'in yanında çıraklıktan muhabirliğe adım atığımın ilk yıllardı.
Tarihler 27 Mart 1976'yı gösteriyordu.
Şehirde, her zamankinden farklı bir heyecan yaşanıyordu.
Ki;
O gün, zamanın Başbakanı Süleyman Demirel, günümüzde 40 bin üzerinde öğrencisiyle ülkemizin önemli bir eğitim kurumu olacak ÖMÜ'nün temelini atıyordu.
Samsun'da temeli atılmış olmasına rağmen OMÜ, ilk Akademik yapısı olan Tıp Fakültesiyle, süre Hacettepe Üniversitesi bünyesinde eğitim verecek ve daha sonra Samsun'a taşınacaktı.
Günümüzün çok önemli eğitim kurumlarından biri olmasının yanı sıra, Samsun'un gözbebeği kuruluşu haline dönüşen OMÜ'nün kuruluşu öyle akşamdan sabaha alınan bir kararla da olmadı.
OMÜ, aralarında Üstün Küsefoğlu gibi değerli insanların uzun uğraşları sonucunda Samsun’a kazandırılmış bir yapıdır.
Hürriyet gazetesi de mesela ÖMÜ'nün kuruluşuna büyük destek veren yapılardan biridir.
Ki,
Gazetenin o zamanki Genel Müdürü Rahmetli Nezih Demirkent de kurucular arasında adı geçen değerlerden biridir.
Temel atma öncesi yapılan çalışmalara yetişemedim.
Sadi Abi de yazmıştı ama OMÜ'nün kuruluşunda önemli katkıları olan Rahmetli Avni Kaynar'dan 1975 öncesi yapılanları dinleme şansım olmuştu.
Yaşamın son yıllarında Cumhuriyet gazetesi ve Anadolu Ajansı muhabiri olarak mesleğimize de önemli katkılar sunmuş Rahmetli Avni Kaynar, aslında Milli Eğitim Müfettişi olarak emekliye ayrıldığı Milli Eğitim camiasının bir ferdiydi.
Eğitimci olması nedeniyle mi bilinmez ama Rahmetli Avni Abi'den OMÜ'nün Kurupelit yerleşkesi olacak arazinin temin edilmesi sırasında verdiği uğraşa tanık olanlardanım.
Arazinin, OMÜ için tahsis edilmesiyle ilgili karar kesinleştiğinde sevincini Üstün Küsefoğlu ile paylaştığı ana da tanık olan şanslı insanlardan biriyim.
Ki;
Üstün Hanım da, Günaydın gazetesinin Edis İşhanın'daki bürosuna sıklıkla gelir, OMÜ'nün kuruluş süreciyle ilgili gelişmeleri anlatırdı.
Günümüzde yönetiminde görev alan kadrolar ne kadar farkında bilmem ama OMÜ,zorlu bir dizi uğraşın sonucunda Samsun'a kazandırılmış çok önemli bir yapıdır.
Sadi Abi'nin de yazısında değindiği gibi, bu önemli eğitim kurumunu ülkemize ve Samsun'a kazandıran kadrolara vefayı esirgememek gerekir diye düşünüyorum.
Üstün Küsefoğlu, Avni Kaynar ve Nezih Demirkent'in şahsında Hürriyet gazetesinin o zamanki sahibi Erol Simavi gibi kurcu kadrolardaki kişilerin adlarını bazı yapılara vererek yaşatmak zor olmasa gerek.
Sadi Abi gibi ben de bu köşeden Rektör Prof. Dr. Fatma Aydın'a seslenerek, ülkemize bu güzide eğitim kurumunu kazandıran kadrolara ÖMÜ'nün vefa göstermesi için gerekli adımları atmasını beklediğimi söylemek isterim.