Meydan Mitingleri
Yazarlar // 20 Kasım 2025 Perşembe 17:40

Ragıp GÖKER

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Samsun Şube Başkanı Yaşar Sezen’in özelden gönderdiği bir mesaj beni yaklaşık 45 yıl öncesine götürdü.

Yaşar Sezen’in mesajı, Karadeniz Bölgesi’ndeki Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Amasya, Sinop ve Tokat illerinden sivil inisiyatif girişimi ve katılımıyla 22 Kasım Cumartesi günü Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda bir miting yapılacağını duyuruyordu.

Geçinemiyoruz” adı verilmiş mitinge…

Son yıllarda artan geçim sıkıntısının anlatılacağı mitingin bir sivil girişim tarafından organize edildiği anlaşılıyor.

Ki;
1 Mayıs kutlamaları dışında bu türden organizasyonlara 80 sonrası siyaset arenasında pek rastlanmıyordu.

Meydanlarda siyasi parti mitingleri dışında, Cumartesi günü Samsun’da yapılacak protesto eylemleri gibi sivil miting girişimlerine; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Temmuz hain darbe girişimini önlemek amacıyla halkı meydanlara çağırmasının yanı sıra, Cumhuriyet mitingleri dışında kitlesel eylemlerde pek tanık olmamıştık.

Cumartesi günkü mitingi bu nedenle önemli görüyorum. Samsun dışındaki 8 ilden katılımcıların “Geçinemiyoruz” şeklindeki haykırışlarının hükümet nezdinde karşılığını bulacağını düşünüyorum.

Ve fakat…
Bu kadar geniş katılımlı girişimlerde güvenliği sağlamak da önemli olacaktır.

Güvenliği sağlama görevi sadece kolluk kuvvetlerine bırakılmamalıdır.
Kimi marjinal oluşumların bu tür mitingleri provoke etmek adına fırsat olarak gördükleri bilindiği için, mitingi düzenlemekle görevli organizasyon komitesinin de dikkatli olması gerektiğini hatırlatmak isterim.

Buna rağmen, Cumartesi günkü mitingi önemli bir girişim olarak değerlendiriyorum.

Miting meydanlarındaki kalabalıkların gür sesi, karar alıcılar üzerinde daima etkili olmuştur.
Yeter ki girişim iyi niyetli olsun.

Meydan mitingleri de demokrasinin nimetlerinden biridir ve Anayasamız tarafından teminat altına alınmıştır. Bu nedenle meydanlarda dile getirilenler daima “haklı talepler” olarak görülmüştür.

Ki;
Ağırlaşan ekonomik sorunlar, dar ve sabit gelirli vatandaşlar üzerinde büyük bir yük oluşturuyor.

Bu nedenle Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda on binlerin hep bir ağızdan “Geçinemiyoruz” şeklindeki haykırışları haklı bir talep olarak görülmeli ve kısa zamanda da karşılığını bulmalıdır.

TÜRK-İŞ tarafından açıklanan Ekim ayı açlık sınırının 28 bin 412 liraya yükselmiş olması; ortalama 21 bin liralık emekli maaşıyla ve 22 bin 402 liralık asgari ücretle yaşamak zorunda kalanların “Geçinemiyoruz” demesinden daha haklı bir gerekçe olamaz.

Kaldı ki, en düşük 16 bin 881 liralık emekli maaşıyla geçinmek zorunda kalan milyonlarca kişiyi de unutmamak gerekir.

Demem o ki;
22 Kasım Cumartesi günü Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda yıllar sonra bir sivil girişim olarak yapılacak bu mitingi önemli buluyor ve meydanı dolduracak kalabalıkların hep bir ağızdan dile getirecekleri demokratik taleplerin hükümet nezdinde karşılığını bulmasını diliyorum.