limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Filler Tepişirken Karıncalar Ezilmesin
Yazarlar // 11 Nisan 2020 Cumartesi 15:42

Ragıp GÖKER

Hikmet Yeşilyurt, şirket yöneticileri olarak günde iki-üç saat fabrikaya gittiklerini ama Nisan ayı boyunca üretime ara verdiklerini söylüyor.

Ve fakat.

Olağanüstü bir durum oluşmazsa Mayıs ayında yeniden üretime başlayacaklarını söylemeyi de ihmal etmedi.

Bu arada 65 üstüne sokağa çıkma yasağı geldi zaten ama Cemal Abi, korona salgını başladığı günden bu yana evde kendini izole ediyormuş.

Ufuk Altuncu da, 65 yaşına henüz ulaşmasa da, sürecin başından beri kendisini evinde izole eden iş insanlarından biri.

Bu nedenle siparişlerini yerine getirmek amacıyla üretime devam eden FKK Güney Oto Lastik ve Takoz Sanayi A.Ş’nin yönetimini Eyüp Altuncu üstlenmiş durumda.

SAMPA’da bu süreçte üretime ara vermeyen firmalardan.

Keza, solunum cihazı üretebilmek için AR-GE çalışmalarını sürdüren Aygün Cerrahi Aletler AŞ’nin de üretime ara vermeyen bir başka Samsun firması olduğu biliniyor.

Ulusoy Un ise her gıda sektöründe üretim yapan firma gibi korona salgınının etkilerini hissettirdiği bu günlere rağmen üretim yapmak zorunda kalan bir diğer Samsun firması.

Fahrettin Abi de,kendini eve kapatmış durumda.

Sosyal mesafe kurallarına uyduğunu ve kendini izole ettiğini söylüyor ama Fahrettin Abi zaten şirketin yönetimini çok önce oğlu Günhan Günhan Ulusoy’a bırakmıştı.

Ulusoy Un, sektörün ülkemizdeki lider firmalarından biridir.

Şu anda ikisi Samsun’da, biri Çorum Alaca’da, ikisi de Tekirdağ Çorulu’da olmak üzere beş lokasyondaki fabrikada üretim yapıyor.

Ulusoy Un’un Samsun Gıda OSB’deki fabrikası son teknoloji makinelerle donatılmış bir tesis olarak dikkati çekiyor.

Bildiğim kadarıyla o değirmen makinelerini de Çorum’da kurulu Uğur Makine yapmıştı ki, Uğur Makine Ortadoğu ülkeleri dahil bu coğrafya da anahtar teslimi fabrika yapan ender firmalardan biri olarak dikkatleri üzerine çekiyor.

Korona salgını etkisini ne zaman azaltacak, bu konuda net bir bilgi yok henüz.

Sağlık Bakanlığı, bilim kurulu üyelerinin tavsiyeleriyle oluşturduğu önerileri hükümete iletiyor.

Daha doğrusu öneriler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iletiliyor, önlem alınacaksa da, Cumhurbaşkanı açıklıyor.

Son olarak gündeme gelen önlemlerden biri de, işçi çıkarma yasağına dair bir yasa teklifinin Meclis’e sunulmasıyla ilgiliydi.

Böyle bir önlemin alınmasını önce sendikalar istiyordu ancak, taslak metninde,  işverene çalışanlarını ücretsiz izne çıkarma gibi bir hak tanınması, muhalefetin ve sendikaların tepkisine neden oldu.

TÜİK verilerine göre, ülkemizde işsizlik oranının yüzde 14 civarında olduğu biliniyor.

Bir an önce bitmesini dilediğimiz korona salgınından sonra, işsiz sayısının daha da artmasından korkuyoruz.

Yüzde 14 dolayındaki işsizlik, yüzde 20’yi bulur mu bilmem ama bunun olmasından korkulduğu da bir gerçek.

Özellikle, süreçte iş yerlerini kapatmak zorunda kalan küçük esnafın kısa sürede toparlanması zor olacaktır.

Lokanta ve kafeterya gibi işyerlerinde çalışanların, süreç sonrasında kısa sürede iş bulabileceklerini de kimse düşünmesin.

İşçi çıkarma yasağı ile ilgili yasanın içeriğini tam olarak bilmemekle birlikte, yasa teklifi gündeme gelmeden önce KOBİ’lerde de çok sayıda çalışan işinden oldu.

Kamu bankaları ve özellikle esnaf kefalet kooperatifleri aracılığı ile kredi desteği açıklansa da, küçük esnaf ve sanatkarın tam olarak korunamadığını düşünüyorum ama Hükümet, KOBİ’lerin bu süreci en az kayıpla geçirmelerini sağlamak için daha ciddi önlemler alıyor.

Çalışanları ücretsiz izne çıkarma hakkı gibi gibi önlemler de zaten bu amaçla alınıyor.

KOBİ’lere tanınan avantajlardan biri de ucuz finans desteğidir.

Rifat Hisarcıklıoğlu’nun “İpe un seriyorlar” diyerek suçladığı bankalar, hükümetin bu konuda aldıkları tedbirlerin uygulanması için gereğini yaparsa KOBİ’ler, düşük maliyetli ve uzun vadeli para bulabilecekler.

Süreci de hafif hasarla atlatabilecekler.

Dün de bu satırlarda değindiğimiz gibi, özellikle özelleştirme politikaları nedeniyle ülkemizdeki istihdam yükünü omuzlayan KOBİ’lerin korunmasına bir noktaya kadar hak veririm.

Ve fakat.

Korona günleri sonunda, büyüklerin korunup, küçüklerin bir süre daha kendi başlarının çaresine bakması isteniyormuş gibi bir algı oluşturan bu sürecin sonunda filler tepişirken karıncalar ezilmesin.