Futbol Sadece Bir Oyun Değildir

İyi oynayanın kazanacağı bir oyun olduğunu düşünsek de, futbol sadece bir oyun değildir.

Çokça alın teri var bir kere.

Para yatıranların emeğinin yanı sıra coşkuyla birlikte, sevinç var bolca.

Ve dün koca bir şehrin son yıllarda sıkça yaşadığı gibi hüzün de var elbette.

En önemlisi de renkle tutku, yani takım sevgisi de var.

Bütün bunların yanında, Samsun’a özel, armaya bağlılık var.

O arma, Kırmızı ve Beyaz’ın yanına 20 Ocak 1989’dan sonra siyahı da ekleyen Samsunspor taraftarlarının, gönül verdikleri kırmızı-beyaz ve siyahlı formanın göğsündeki ‘Onur Anıt’dır.

Bu nedenle ‘Atatürk’ün Şehri’ olarak bilinir Samsun.

Samsunspor’un taraftarları da, bu onuru yaşayan ülkedeki tek taraftar topluluğudur.

Oyuncularının da bu onuru yaşadığına inanırdım ama dünkü maştan sonra  ‘’O bilinçte değiller galiba’’ diye düşünmedim değil hani.

Futbol bir oyun, sonucunda yenmek de var, yenilmekte.

Sezonun ilk yarısında sahamızda farklı yenildiğimiz Sancaktepe Belediyespor’u, rövanşta farklı yenmeyi istemiştik.

Bunun için planlar yaptık.

Hocamızı bile değiştirdik.

Şehirdeki çoğu kişi, buna ‘İntikam Maçı’ gibi baksa da, netice itibariyle savaşa değil, maça gidiyorduk.

‘’Sancaktepe’yi şöyle yeneceğiz, böyle darmadağın edeceğiz’’ sloganlarıyla gittik İstanbul’a.

Ama dün bir kere daha futbolun o acı gerçeğiyle yüzleştik.

Maç sahada kazanılıyor.

‘’İyi oynayan kazansın’’ diye dilekte bulunuruz ya.

Dün iyi oynayan kazandı.

Apar topar göreve getirenlerden, İsmet Taşdemir’in eline ‘Sihirli Değnek’ vermesini beklemiyorduk ama takıma kazanma arzusunu aşılayabileceğini umut etmiştik.

Bütün hatlarımızla perişanları oynadık oysa.

Savunmamızdan tutunda, hücumcularımıza kadar bütün hatlarımız tel - tel döküldü.

İlyas Kubilay Yavuz’ın biri ilk, diğeri ikinci yarının başlarında olmak üzere iki şutundan başka rakip kaleyi bulan şutumuz yoktu.

Bahattin Köse’nin kaçırdığı akıl almaz pozisyondan başka, 90 dakika pozisyona da giremedi takım.

Ne gibi bir sorunu var bilmem ama son haftalarda, Samet Asatekin’deki düşüş dikkatlerden kaçmıyor.

Vurduğu iki şutun dışında İlyas Kubilay Yavuz da, sahada yok gibiydi.

Abdülkadir Özgen, rakip stoperlerin arasında ezildi adeta.

Santrafor oynuyor sonuçta, iyi pas alama falan ama son yarım saatte uzun toplarla doldur boşalta dönen oyunda, onun tecrübesindeki bir oyuncunun tek bir topu olumlu kullanamaması da düşündürücüdür.

Şampiyonluk kocalıyoruz, bunu unutmayın.

Bu oyunla o hedefe ulaşmak zor.