Yol Derdi Mi Yolsuzluk Derdi Mi?

Samsun Bafra Sanayi Sitesi esnafı, yollarının bozuk olduğu gerekçesiyle eylem yapmışlar.
Bu eylem haklı mı haksız mı diye sormak bile abes, yolu yapmayanlar iyice düşünmeliler.
Aslına bakarsanız neden düşünmeliler diye de sorabilirsiniz.
Nasıl olsa yolları yapılmayanların büyük bölümünden istedikleri kadar oy aldılar ya, gerisini boş ver.
İnsanların yola ihtiyacı varmış, verirsin sözü “Bir dahaki seçim öncesine” olur biter.

Sonrasında da bu güne kadar olduğu gibi kimse sorma bile sormaz neden yapılmadığını.
Sadece sanayi sitesinin mi yolu yapılmadı acaba?
Samsun’un tüm ilçelerinin köy yolları ve bu köylerin mahalle yokları acaba “Yol” mu gerçekten?
Ne kadarı yapıldı, ne kadarı yapılmadı veya yapılacak sözü verildi?
Yağmurda çamurdan kışın kardan insanlar neler çekiyor biliyor musunuz?
Bendeki de soru.

Aslında kimin umurunda diye sormam gerekiyor ya.

Hadi sormayayım, belki umurunda olanlar da vardır, haklarını yemeyelim buradan.
Çoğu köy ilçelerin mahalleleri oldu.
Yani ilçeler bu işe bakmalı ve bu yaz aylarında bu yolların en azından bir miktarının yollarını yapmalı.
Yoksa bu yol yapmamak iktidarın işine mi geliyor?
İnsanlar yolları bozuk diye ilçelere gelmesinden.

Çocuklar yolları kapalı olduğu için okullara gidip okuyamasınlar ve hayatı sorgulamasınlar diye mi yapılmıyor yollar.

Sahi bu ülkenin özellikle de kırsalında yaşayanların derdi “Yol” mu?
Yoksa “Yolsuzluk” mu?

SAMSUN EKONOMİSİ VE HAVAALANI

Ordu ile Giresun arasında bir hava limanı kuruldu ve oraya uçak seferleri başladı.
Şimdi Giresun ve Ordu’dan hava yoluyla başka illere gidecek olanlar artık Samsun Hava Limanı yerine bunu kullanmaya başladı.
Samsun’dan yapılan ihracatlar ile Ordu ve Giresun’dan yapılan ihracatları da ele alırsak,

Yani bu ihracatların da Samsun’dan kaydığını düşünürsek, kendi başına kalan Samsun’un ihracat gelirlerinin neden düştüğünü de anlarız herhalde.
Samsun’un üretmediği bir sonuca varır mıyız buradan?
Elbette varırız.
Sahi Samsun’da ne üretiliyor ve ihracatı gerçekleşiyor?

İki tarafında iki büyük nehrin suladığı ovalar olan Samsun’da bu üretim azlığının sebebi nedir biliyor musunuz?
Türkiye’ye portakal, domates, pirinç ve daha nice ürünler ithal ediliyorsa, üretici ürününü kime satacak?
O zaman ekmenin ne önemi var?

Bu nedenle mi acaba Samsun’un ekonomisi geriliyor?

BELEDİYE ZABITALARI NE YAPIYOR?

Bir mülteci işçi furyasıdır gidiyor.
Savaştan kaçanları kendilerine uçun işçilik mi yaptırmak için mi getirdik ülkemize?
İşi bir tarafı da kayıt dışı işçilik.
Hani Türkiye’de sigortasız işçi çalıştırılmıyordu?

Savaştan kaçıp Türkiye’ye gelenlerin yüzde kaçı sigortalı çalışıyor?
Çoğunun nüfus kayıtları yok, nerede oturdukları bile belli değil.

Çalıştıranlar tarafından sigorta yaptırılıyorlar mı?
Özellikle de ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıranlar kayıtları olmadığı için başlarına bir kaza gelirse ne olacak?
Madalyonun diğer tarafında da Türkiye’deki işsizliğin günden güne artması var.
Neden?
İşverenin, sigortasız ve ucuz işçi çalıştırmak işine geliyor.
Peki bu denetleniyor mu?
Kimse beni kaldırmaya kalkmasın, bal gibi yapılmıyor denetimler.
Peki ya belediyeler ne yapıyor?
Sokaklar Suriyeli küçük çocuk dilencilerle dolmuş durumda.
Bu insanlar Türkiye’ye, sokakta dilendirilmek için mi getirildi?
Görev belediye zabıtalarına düşüyor, toplasınlar bu çocukları…

GÜNÜN FIKRASI

Dursun kitapevinden içeri girdi, tezgahta duran Temel’e sordu:

Sizde “Kadunlara Karşı Zafer Kazanan Erkek” romani var midur?

Temel eliyle az ötesini işaret etti:

Vardur, orada masal kitaplari bölümünde bulabilirsunuz.

GÜNÜN SÖZÜ

Sevgiyi yüreğinden eksik etme. Sevgisiz hayat, bütün çiçeklerinin ölmüş olduğu bir bahçe gibidir.