Yeni Bir Haftaya Başlarken

Yeni bir haftaya başlıyoruz.

Bayram öncesi ortalık toz dumandı.

Dolar, yedi liraya kadar ulaşmıştı.

Piyasalar o durumdayken, herkeste ‘’neler oluyor’’ talaşı başlamıştı.

ABD’nin başındaki şaşkının, İzmir’de gözaltında tutulan Rahip’i bahane ederek, ülkemize karşı birtakım yaptırımlar uygulamaya kalkması, zaten kırılgan olan ekonomimizi bir anda tarumar etmişti.

Gerek hükümetin aldığı bir dizi önlem ve gerekse, iktidarıyla muhalefetiyle siyaseten ortak bir tavır sergilenmesi, bayrama girilirken doların ateşini düşürmüştü.

Katar’dan gelen destek de doların hızlı çıkışını frenleyen bir başka neden oldu.

Kendisini dünyanın jandarması sanan ABD,  şimdi, buna takmış.

‘’Katar’la neden ticaret yapıyorsunuz?’’ diye soruyor.

Ne üstüne vazifeyse.

Sanırsın, birkaç yaptırım uyguladı diye yanıp kül olacağız.

Senin ambargolarını daha önce de gördük.

‘’Haşhaş ekemezsin’’ dedi ABD.

‘’Topraklarımda ne ekip biçeceğime, sen karışamazsın’’ diye cevap verdi Karaoğlan.

Haşhaş ekimini serbest bıraktık.

Ambargo koydular.

Kıbrıs’ta soydaşlarımı katlediliyordu.

Ordumuzun zaferle sonuçlandırdığı Barış Harekatı, soydaşlarımızı toplu yok edilmekten kurtardı.

‘’Benim verdiğim silahlarla, bunu yapamazsın’’ diyen ABD yine ambargo uyguladı.

Zor günler yaşasak da, pek umurumuzda olmadı.

Beslediğiniz Yedi Düvel’i üstümüze gönderip, topraklarımızı işgal ettiniz de ne oldu.

Söküp attık.

Yıllardır terörü besliyorlar.

Teslim mi olduk.

Ekonomik yaptırımlarıyla yıkılacağımızı zannediyorlar şimdi.

Daha önce yıkılmadık.

Yine yıkılmayacağız.

Yeter ki soğukkanlılığımızı koruyalım.

Ekonomik yapımız neden bu kadar kırılgan.

‘’İstikrar’’ diyoruz nicedir ama bir türlü istikrarı sağlayamıyoruz.

Hata yaptık mı bu hususta.

Bunları konuşacağız elbette.

Ama zamanı var.

Yeni haftaya girerken yine türlü oyunları sahneye koyacaklar.

‘’Vız gelir, tırıs gider’’ demeyeceğim elbette.

Ateş düştüğü yeri yakıyor sonuçta.

Döviz arttıkça, dengeler değişiyor.

Birçok işletme zorda biliyorum.

Direneceğiz.