Yaşar Nuri Öztürk

Yazarlar // 24 Haziran 2016 Cuma 00:00

Ragıp GÖKER

Dini konularda bilgilerimizin çoğu ‘doğru bildiğimiz yanlışlardan’ oluşur.
Çoğu da bidat dır.
Bidat, kelime anlamı itibariyle sonradan ortaya çıkan şey demektir.
Uydurmadır yani.
Dini bir bilginin yanlış olduğundan şüphe de duyulsa, üzerinde tartışılmaz.
Dini konular ‘Tabu’ kabul edilir.
Bu konudaki tek kaynak kutsal kitabımız olan Kuran’dır.
Ve fakat
Allah’ın kelamı Kuran varken, biz daha çok uydurulmuş sözlere inanırız.
Bu konudaki yanlış bilgilerin çoğunu da peygamber sözü diye yuttururlar bize.
Yıllar önce Merkez Camiinde bir din görevlisi Cuma günü vaaz ediyordu.
Konuşmasının bir yerinde ‘Mübarek zat’ diye tanımladığı birisinin 400 bin hadisi ezberlediğini söylemişti.
Serde gazetecilik var ya, onun dürtüsüyle bir hesap yapıverdim.
Peygamberimiz, kendisine ilk vahiy geldikten sonra 23 yıl yaşadı.
Peygamberimizin görevi yaklaşık olarak 8 bin 400 gün sürdü yani.
Bunu bize din diye anlatan o hocaya göre peygamberimizin günde 11 bin hadis söylemesi lazımdı ama o kara cahil hoca, bunu bize din diye anlatıyordu.
Hani ‘’Kötü hekim candan, kötü imam dinden eder’’ demiş ya büyüklerimiz öyle yani.
Biz, o ve O’nun gibi bilgisiz hocalara rağmen imanımızı bugüne kadar koruyabildik çok şükür.
Önceki gün Allah’ın rahmetine kavuşan Yaşar Nuri Öztürk, yıllarca, böylesi cahil sözde din adamlarına inanmamamız gerektiğini anlattı bize.
Dinimizi öğrenmek için doğru adresin Kuran olduğunu söyledi hep.
‘Allah ile aldatmak’ tanımını ortaya attığında çok kişi buna şaşırdı.
‘’Bu Hoca delirmiş’’ diyenler bile oldu.
Ama Yaşar Nuri Öztürk, inananları Allah ile aldatmanın çok kolay olduğunu biliyordu.
Dindar kisvesine bürünmüş kötü niyetli birilerinin söyledikleri yanlış bile olsa tartışılmıyor çünkü.
Bu nedenle yobazların bir numaralı hedefi oldu.
Ama bütün baskılara rağmen yılmadı.
Baskılar nedeniyle çok izlenen televizyonların ekranları O’na kapatıldığı gibi, çok okunan gazetelerdeki yazılarına da son verildi ama O, dinimizi doğru öğrenmemiz için elinden gelenin fazlasını yaptı.
İslam coğrafyasına bakın.
Müslümanlar birbirini boğazlıyor.
Yaşanan bütün bu olumsuzlukların tek bir nedeni var.
Bilgisizlik.
Müslümanlar dinini öğrenmekten korkuyor nedense.
Yaşar Nuri Öztürk, Kuran’ı bize adres gösterirken, dinimizi hadislerden daha doğru öğreneceğimizi iddia edenlerin, peygamberin sünnetlerine uymadıklarını anlatmaya çalıştı.
Yazdığı 50 dolayında kitap birçok dile çevrildi.
Çok sayıda kişi dini bilgilerin doğrusunu Yaşar Nuri Öztürk’ten öğrenmiştir.
Aydınlanma çağımızın bir yıldızı gibiydi.
O yıldız önceki gün söndü.
Allah’ın rahmeti üzerine olsun.
Işıklar içinde uysun inşallah.