Türkiye’nin lojistik sorunu ve karayolları

İlker’ i bir trafik kazasında yitirince ülkemin lojistik sorunu bir kere daha yazma gereği duydum.

Daha öncede yazdım sanırım ama yinelemekte fayda görüyorum. Dünya’ nın yazarlarından Rüştü Bozkurt’ a, yollardaki kamyonların sıklığını görünce sormuştum bir defasına. “Yük ve yolcu taşımacılığının karayoluyla yapılması ne kadar doğrudur?” diye.

Rüştü Hoca, “Türkiye lojistiğini bu şekilde yaparsa gelişmesini sağlıklı olarak sürdüremez” demişti.

Bu konuşmanın üzerinden bir süre geçtikten sonra Türkiye’nin gündemine Yüksek Hızlı Tren (YHT) projeleri geldi.

Projenin ilki Akara - Eskişehir arasında uygulandı biliyorsunuz.

Yüksek Hızlı Tren uygulaması ülkemin yolcu taşımacılığının toplu ve hızlı olarak yapılmasını sağlayacak ve lojistik sorunun hafifletilmesine yardımcı olacaktır.

Ben böyle düşünüyorum.

Ve biliyorum ki, benim gibi düşünenlerin sayısı da oldukça fazla.

Yollarımızdaki iyileştirmesi hafife almıyorum. Özellikle bölünmüş yol yapımının yaygınlaşması nedeniyle yollarımızdaki can kayıplarının azaldığı gerçeğini de küçümsemiyorum.

Ve fakat

Yüksek Hızlı Tren projelerinin ülkemi bir ağ gibi sarmansı bekliyor ve bunu daha çok önemsiyorum.

Samsun - Ankara arasında hızlı tren kurulacağı haberinin heyecanı bütün Samsun’u olduğu gibi beni de sardı.

Sosyal paylaşım sitesindeki Samsun Platformu bu konunun en sağlıklı takipçilerindendir. Konuyu sürekli gündemde tutmaya çalışıyorlar.

Başarılı olduklarını da söyleyebilirim.

Dün gazetelere haber oldu biliyorsunuz.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti Sözcüsü Haluk Koç, önceki gün Ulaştırma Bakanına Samsun – Ankara Yüksek Hızlı Tren projesizinin rafa kaldırılıp kaldırılmadığını sormuş.

Ki; projenin rafa kaldırıldığı siyasi kulislerde en çok konuşulan konular arasındadır.

Türkiye demiryolu taşımacılığını yaygınlaştırmalıdır.

Mal ve can emniyeti bakımından en güvenli taşıma yöntemidir demiryolu taşımacılığı.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın, Haluk Koç’a vereceği yanıtı merakla bekliyorum. Proje rafa kaldırılmış olabilir. Samsun’un topyekûn olarak bu projenin gündemde tutulmasını sağlamalıdır.