bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Tıbbi Cihazlarda Cek-Cak Dönemi Bitmiyor
Yazarlar // 6 Mart 2019 Çarşamba 07:18

Ragıp GÖKER

Yanılmayı çok isterim ancak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın müjdelediği şekilde Samsun Endüstri Bölgesi yapılsa bile kent ekonomisinde beklenen gelişmenin olmayacağına inanıyorum.

Samsun elindeki müthiş bir avantajı bile kullanamıyor zira.

Tıbbi cihaz üretiminde dünyadaki üç önemli merkezden birinin Samsun olduğunu söylemeye sanırım gerek yoktur.

Samsun’dan yetişmiş üreticilerden bazıları, bu sektörde ileri teknoloji kullanamaya başladılar.

Ki; bunlardan biri Aygün Cerrahi Aletler firmasıdır.

Gelecekte, 20 milyar dolarlık bir hacme ulaşacağı tahmin edilen tıbbi cihazlar pazarı için Almanya’nın Tutingen şehrinden sonra Avrupa’da üretim yapılan tek şehrin Samsun olduğu bilinir.

ABD’nin yanı sıra, Pakistan’da da üretim yapılsa bile, şu an için 5 milyar dolarlık ticaret hacmindeki uluslararası piyasada, Pakistan ürünlerinin, bizim ürünlerimize rakip olmaktan uzak olduğu da bilinen bir gerçektir.

Demem o ki, dünyada çok önemli pazara sahip bir ürünü yapıyoruz.

Sorarım.

Bu şehirde kaç kişi bunun farkında acaba.

Halk bilmiyor olabilir.

Ancak, seçilmişlerimiz ve dahi yöneticilerimiz, bu özelliğimizin ne kadar farkında.

Ya da ne kadar önemsiyorlar.

Bu sektördeki sanayiciler, yıllar önce kümelenme mantığıyla daha fazla üretim yapacaklarına inanmışlardı.

Bu amaçla yaklaşık on yıl önce MEDİKÜM’ü kurdular.

Uzun süre kümelenme mantığıyla üretim yapabilecekleri bir yer aradılar.

Haliyle öyle bir yer bulunamadı bu şehirde.

Bafra TSO Başkanı’nın, ‘’Bize gelin’’ şeklindeki davetiyle, Bafra OSB’de kümelenmeyi kabul ettiler.

Bafra’da üretim henüz başlamadı ama sektörün tek sorunu kümelenmek de değildi.

Türkiye’de sağlık sektörünün piyasa yapıcıları ki, bakanlık da buna dahildir.

Ülkemizde üretilen tıbbi cihazları almıyorlar.

Ya ne yapıyorlar.

Tıbbi cihazlarda Alman ve ABD markası arıyorlar.

Hal böyle olunca Samsunlu sanayici de, fabrikasında imal ettiği tıbbi cihazlara Alman markası basıp yurt dışına gönderiyor.

O ürünler de daha sonra ülkemize satılıyor.

Hastanelerimizdeki doktorlar da, kullandıkları malzemeleri Alman malı sanıyorlar ama aslında kullandıkları ürün aslında yüzde yüz yerli malıdır.

Sözüm ona sağlık kuruluşlarımızın sarf malzemelerinde yüzde 20, ya da 25 oranında yerli  üretimi kullanma zorunluluğu var.

Ancak, hastanelerimiz yerli üretim kullanma zorunluluğunu yatak-yorgan, pamuk, perde veya sargı bezi alarak, o kotayı doldurmuş oluyorlar.

Sektörün temsilcileri, bu sorunu aşabilmek için yıllardır Ankara yolunda gidip- geliyorlar.

MEDİCLUST adı altında Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde yarı resmi bir şirket bile kuruldu.

MEDİCLUST, Sağlık Bakanlığı koltuğunda Samsun Milletvekili Ahmet Demircan’ın oturmasını fırsat bilerek, Samsun’da üretilen tıbbi cihazları alıp, Bakanlık aracılığıyla sağlık kuruluşlarına satacaktı.

Bir nevi Samsun menşeli ürünlere devlet in alım garantisi sağlanmış olacaktır.

MEDİCLUST, kuruları bir yıldan fazla oldu.

Bu arda Ahmet Demircan Bakanlık koltuğunu kaybetti ama MEDİCLUST harekete geçirilemedi hala.

MEDİCLUST’a bütçe koyacak olan en büyük iştirakçi olan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da görevden alınarak Milletvekili yapıldı.

O koltukta şimdi, Atakum’a aday gösterilen Zihni Şahin oturuyor ama bir ay sonra o da koltuğunu yeni, seçilecek 3 adaydan birine devredecek.

MEDİCLUST için Büyükşehir Belediyesi ne zaman para bulup koyar, onu bu fakir dahil kimse bilemiyor.

Bu sorunu aşabilmek için önceki gün Samsun’da İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli’nin de katılımıyla bir toplantı yapıldı.

Nurettin Canikli toplantıda yaptığı konuşmada "Sayın Cumhurbaşkanımızın özel talimatları ve görevlendirmeleri çerçevesinde buradayız’’ demiş.

Ve daha sonra şunları söylemiş:

‘’Acil problemlerin kısa sürede çözeceğiz inşallah. Onun için buradayız. Sürüncemede kalmayacak. En kısa zamanda Türkiye bu alandaki ihtiyacının tamamını buradan karşılayacak’’

40 yılı aşan meslek yaşamım boyunca ‘cek-cak’ şeklinde biten cümlelerin çok azında eyleme geçildiğini gördüm.

İnşallah yanılırım.

.