Şehir Hastanesi

Babam, nicedir mesanesinde baş gösteren bir illetle boğuşuyor.
Yakın arkadaşım olan Gazi Devlet Hastanesinin Üroloji Uzmanı Op.Dr. Can Aydın önceki gün üçüncü kez gerçekleştirdiği başarılı bir operasyonla, babamı tekrar sağlığına kavuşurdu.
Yönetimsel hatalar nedeniyle bazen gürültü çıksa da, sağlık konusunda şanslı şehirlerden biriyiz.
Yetenekli doktorlarımız, kamu ve özel sektöre ait iyi hastanelerimiz var.
Misal, babamın hastalığı nedeniyle, neredeyse iki yılda bir Gazi Devlet Hastanesi’nin üroloji servisine konuk oluyoruz.
Mustafa Kemal’in ‘’beni Türk hekimlerine emanet edin’’ dediği gibi, ben de gerek anamı, gerekse babamı ve hatta bazen karımı Gazi Devlet Hastanesi’nin yetenekli doktorlarına emanet ederim.
Hastanenin doktorları kadar, personeline de güvenirim.
Başta hemşireler olmak üzere tüm sağlık personeli, kendilerine emanet ettiğimiz hastalara bizden iyi bakıyorlar maşallah.
Babamın yeniden şifa bulması nedeniyle söz sağlıktan açılmışken, Samsun Milletvekili Ahmet Demircan’ın Sağlık Bakanlığına atanması nedeniyle, şehirde oluşan ‘’Şehir Hastanesi isteriz’’ şeklindeki beklentiye de değinmek isterim.
Samsun’a Şehir Hastanesi gerekli mi?
Biri Araştırma Hastanesi adıyla hizmet veren, iki devlet ve bir fakülte hastanesi olmak üzere, çok sayıda özel hastanenin de hizmet verdiği Samsun’da, ‘Şehir Hastanesi’ olarak bilinen o yapıya ihtiyaç yok bence.
Çünkü şehir hastanelerinin kurulduğu illerde ilk yapılan iş, devlet hastanelerini kapatmak oluyor.
‘Şehir Hastaneleri’ denilen bu yapı öyle zannedildiği gibi mükemmel de işlemiyor.
Kamu-özel ortaklığıyla kurulan şehir hastanelerini, yükleniciler (yani müteahhitler) önce inşa edecek sonra da işlemesinden yükümlü olacak. Karşılığında ise kamudan kira bedeli alacaklar.
Bir nevi, yap-işlet modeli yani.
Ayrıca, devlet hastanelerinde performans sistemi uygulanıyor.
Doktorlar, ne kadar çok hastaya bakar ve tedavi ederse, o kadar çok para kazanıyor.
Para makinesi gibi işleyen muayenehanelerini bunun için kapattılar zira.
Doktor da, hasta da, memnun yani.
Şehir Hastanelerinde ise doktorlar sözleşmeli çalıştırılıyor.
Maaşını biliyor doktor.
Mesela, Gazi Devlet Hastanesinde bugün günde ortalama 50 hastaya bakan ve tedavi eden bir doktor, yapı şehir hastanesine dönüştüğünde, zannediyor musunuz ki günde yine bu kadar çok hastaya bakacak. Bilesiniz ki, on - onbeş hastaya baktıktan sonra mesaisini tamamlayacak.
AK Parti’yi yıllardır iktidarda tutan en önemli hizmetlerinden biri, sağlık reformu olarak bilinen şu anki mevcut yapıyı kurmasıdır.
Sağlık reformu, hasta- doktor ilişkisinde, dengeyi vatandaş lehine eşitlemişti.
Korkum odur ki, şehir hastaneleri, dengeyi yeniden doktor lehine bozacak.
Bunun olmasını istemem şahsen.
Bu nedenle Samsun’da şehir hastanesi kurulmasından daha çok, her ilçeye donanımlı hastane yapılmasını ve ayrıca, şu an hizmette olan devlet hastanelerindeki fiziki ve teknik yapının da güçlendirilmesini isterim.
Şehir Hastaneleri bize göre değil.
Bilmem anlatabildim mi…