Önümüzdeki karşılaşmalara bakalım da...

Samsunspor, liginin en pahallı takımlarından Karşıyaka ile kendi sahasında seyircisinden yoksun(!) oynadı.
Tam da ihtiyacı varken, silkinmek ve kendine dönmek isterken seyircisinin Samsunspor’u yalnız bırakması ne kadar manidarsa, oyundan tamamen düşmüş, gücü tükenmiş Musa’ya hakem Suat Aslanboğa’nın lütfettiği penaltıyı kullandırmak da o derece anlamsızdı.
Samsunspor teknik direktörü gelen eleştiriler üzerine takım elbisesini çıkarmış, eşofmanlarını giyip takımının başında sahaya çıkmış.
Eskiye göre daha da hareketli.
Sahadaki futbolcular da hareketli.
Sahada futbolcular arasındaki yardımlaşma, savunmada ve ataklarda çoğalabilme, rakipten top kapma ve olumlu kullanma son zamanlarda görülmemiş ölçüde.
Bir tek eksik bu karşılaşma golsüz bitti.
Zaman zaman rakip Karşıyaka’yı kendi sahasına kapattı.
Adeta abandone etti.
Direkten dönen top, rakip kalecinin çıkardıkları.
İster şanssızlık deyin ister beceriksizlik, olmadı işte.
Bir eksiklik var ama ne?
Bu futbolculara kurşun mu döktürmek gerek onu da bilmiyorum.
Bir kuvvetli hoca mı üflemeli, yoksa yatıra mı götürülmeli bu takım.
Hamsi mi kurban edilmeli???
Dakika 70, iş bitmiş derken karşılaşmanın hakemi düdüğü çaldı ve penaltı noktasını gösterdi.
Musa altı topu eline, beyaz lekenin üzerine o kadar isteksiz koydu ki…
Basın tribününden “bu penaltıyı kaçırır” dedim yüksek sesle.
Topa doğru geldi ve yuvarladı.
Musa mı kaçırdı, kaleci Necati mi çıkardı bilmiyorum.
Sonunda Samsunspor’un ayağına gelen galibiyet fırsatı buhar oldu uçtu.
Bazı arkadaşlar penaltının gol olmayacağını nereden anladığımı sorar gibi oldu.
Oysa izleyenlerin tamamı anlamıştır bunu, Musa o kadar isteksiz gelip dokundu ki topa…
Bu karşılaşma da geçti.
Önümüzdeki karşılaşmalara bakalım diyeceğim de…
Onları da net göremiyorum, flu geliyorlar bana.
Gözlerim her geçen gün bozuluyor da ondan mı acaba???