Nasıl Olacak Bu İş!

Samsunspor Teknik Direktörü Engin İpekoğlu 0-0 berabere kaldıkları Adanaspor maçı sonrası, "Evimizdeki puan kayıplarını yabancı sahada telafi etmeliyiz" dedi. Dedi de, bunu nasıl yapacağını söylemedi.
İpekoğlu bu açıklamayı, Pazar günü oynanan karşılaşma sonrası yaptı.
Uzun bir süreden sonra, havanın güzelliğinden yararlanıp ilk kez bir karşılaşma izlemek üzere yeni stada gittim. Girişi ara ki bulasın.
Ya birkaç kişi gittiğimiz aracı kullanan arkadaş yolu bilmiyordu ya da tarif edenler. Çünkü birkaç tur attıktan sonra otomobili park
edeceğimiz yeri bulduk. Sonrası kapıdan girmekte.
Uzatmayalım, bize ayrılan kapıdan gittik. İki asansör var karşılıklı.
Biri gidip görevimizi yapacağımız bölüme çıkıyor dediler ancak binemedik. Çünkü milyonlara mal olan stadın asansörü ne hikmetse çalışmıyordu. Olabilir, bozulmuştur, onarılır diye düşündüm.
Yerimizi bulduktan sonra takımlar sahaya çıktı, hakemler sahaya çıktı ve iyi bir futbol ve Samsunspor' un kendi sahasındaki galibiyetini görmek için gittiğim bu stattan umduğumu bulamadan çıktım. Kırmızı beyazlı ekip bir puanla yetinmişti.
35 bin seyirci alabilecek kapasiteli stat yapıldı Samsun'a. Ancak az sayıda taraftar vardı. 1500 veya 2000, hadi beşyüz daha ekleyin siz.
Tribünler boş, sahada Samsunspor futbolcuları uyurgezer gibi.
Biliyorum, herkes kızacak bana. Yöneticisi, taraftarı, futbolcusu kızacak. Kim kızarsa kızsın bir deli çıkıp gerçekleri söylemeli.
Pazar günü oynanan karşılaşmanın delisi de ben oldum sanırım.
Önce bu takımı kuran, bu transferleri yapanlardan başlayalım. Siz sezon başından beri uğraşıp didindiğinizi söylüyorsunuz, kurduğunuz
takım bu mu?
Koşan yok, koşuyor gürünen var. Pres yapan yok, pres yapıyor görünen var. Yardımlaşma desen yok. Oyun planı hak getire. Moral motivasyon
yok. Kondisyon yok. Şut yüzdesi neredeyse sıfırın altına düşecek.
Adanaspor savunması belki en rahat oyununu oynadı.
Bir takımın kendi evinde rakip kaleye ilk yirmi dakikadan sonra bir şut atabilmesi oyun anlayışı gereğimidir, çözemedim. Kendi evinde
yoksun, her karşılaşma puan kaybediyorsun. Dış sahada üç puan veya iki puan bırakıyorsun.
Fazla uzatıp canınızı sıkmayayım da bir birkaç soruyla bırakayım. Bu takımı kim kurdu, bu futbolcuları kimler transfer etti, kaç lira
ödendi bu transferlere?
Hele bir futbolcu izledim ki akıllara şenlik. Samaras dediler adını. Eğer biraz becerikli olsaydı, topu boş kaleye atabilseydi Samsunspor
üç puanı hanesine yazdıracaktı.
İpekoğlu telafi edeceklerini söylüyor da kendisi acaba inanıyor mu bu söylediğine.
Sahada rakibini kovalayan futbolculardan kurulu bir takım fikstürde de rakiplerini kovalayan bir takım olur ancak.
Samsunspor' un rakipleri tarafından kovalanan bir takım olması gerekmiyor mu?

 

YERLİ OTOMOBİL
Yerli otomobil yapılacak. Bunun için de iller yarışıyor. Ancak ne hikmettir ki bu iller arasında Samsun yok.
Neden?
Çünkü Samsun'da sanayinin ne ağırı var ne de hafifi.
Olan bir kaçı da inat uğruna yerinden edilmek isteniyor.
Sahi neden Samsun bu işi hiç talip olmadı?
Oysa bir zamanlar tersaneye talip oluyordu? Olmadı ve vermediler.
Samsun'da üretim bir türlü geliştirilemedi. Hayvancılık
geliştirilemedi. Yeni fabrikalar, kurulup işsizlik önlenemedi.
Suriyeliler Samsun'a doldurup işsizlik sayısı daha da artırıldı.
Bu yerli otomobil işi de, göklerdeki yerli uçak gibi olmasın sakın...

 

GÜNÜN SÖZÜ
Çevrendekileri alçaltarak değil; kendini gerçekten yükselterek büyüyebilirsin. Siyasi partilere bayılıyorum. İnsanların siyasetten konuşmadığı tek yer orası kaldı. Oscar Wilde