bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Mal varlıkları açıklanacak mı?
Yazarlar // 24 Nisan 2013 Çarşamba 13:37

İsmail BAŞARAN

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 2006 yılının Şubat ayında ortaya bir konu atmıştı.
Milletvekillerinin mal varlıklarını açıklamaları konusunda.
Aradan bu kadar zaman geçti, gedenler de gelenler de mal varlıklarını açıklamadılar sanırım.
Ben duymadım, peki ya siz?
Duymamışsınızdır...
Başbakan Erdoğan'ın çağrıda bulunduğu günden bu yana bu kentte bürokratlık yapanlar da var.
Oturdukları koltukları koruyanlardan bahsediyorum.
Onlar da açıklamadılar sanırım.
Mal varlığımdır diye dosyaya bir evrak koymak değildir mal varlığını açıklamak.
Vatandaşa açıklayacaksın vatandaşa.
Bu bürokratların birinci derece yakınları da elbette açıklamalı mal varlıklarını.
Açıklarlar mı?
Elbette hayır.
Ancak geçmişte bir şair açıklamış mal varlığını.
Kim mi bu şair?
Anlatayım...
Bu şairin adı Eşref'tir.
1847 yılında Gelenbe'de dünyaya gelen Şair Eşref, Manisa'daki Hatuniye Medresesi'nde Arapça ve Farsça okudu. Asıl adı Mehmet Eşref'tir.
Birçok ilçede kaymakam olarak görev yaptı. Gördes kaymakamı iken yolsuzlukları açığa vuran mizah şiirleri sebebiyle bir yıl hapse mahkûm oldu. Cezasını çektikten sonra İzmir'de gözetim altında tutuldu. 1903'te Mısır'a kaçtı. Bir süre Fransa, İsviçre ve Kıbrıs'ta kaldı. Mısır'a dönerek Curcuna isimli mizah gazetesinde yazılar yazdı.
1908'de İkinci Meşrutiyet ilân edildikten sonra İstanbul'a geldi.
Devlet adamlarından üstat Eşrefle Neyzen Tevfik Kolaylı, Sultan Abdülhamit ile olan takışmalarından dolayı ihramlar ülkesi Mısır'a ricat eylediklerinde, bu iki üstadı İstanbul'a getirtmek için bir gün ceridelerden (gazetelerden) birisinde bir haber yayınlatır, "dönmedikleri takdirde, mal varlıkları haczedilecektir" diye.
Bu haberi öğrenen Neyzen, hemen Şair Eşref'e koşar ve bir solukta haberi anlatır, "aman üstat dönelim" der...
Hiciv üstadı olan Şair Eşref biraz düşünür ve Neyzene döner:
"Ne olacak varsın etsin be Tevfik, şeyimden başka malım yok ki benim" der!!!!!
Sahi Samsun'da görev yapan bürokratlar mal varlıklarını açıklayabilirler mi?
Tabi bunlara milletvekilleri de dâhil elbette...

BU KORKU NEDEN?
Yıllardır 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda, devlet kurumları, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları Atatürk'ün anıtının önüne gelip çelenk sunarlardı.
Bu işi de topluca yaparlardı.
Bu yıl Samsun'da böyle olmadı bu.
Nedendir bilmiyorum.
Belki bu konudaki yasa değişmiştir.
Bilmiyorum.
Bildiğim ve gördüğüm tek olay çelenk sunma işinin dün yani 23 Nisan günü ayrı ayrı yapıldığıdır.
Sivil toplum kuruluşları, kendilerine verilen saatte Anıtın önüne gelip çelenklerini sundular.
Peki, böyle bir düzenlemenin altında ne gibi bir çekince vardır?
Sivil toplum kuruluşları yöneticileri ve siyasi parti yöneticilerinin Atatürk'ün anıtına aynı saatle gelinmesinden neden korkulur olmuştur?
Orada herhangi bir durum protesto mu edilecektir?
Peki, böyle bir yola gidildi de insanların düşünceleri değişti mi?
Galiba daha çok bilendi.
B:enden hatırlatması:
Korkunun ecele faydası yoktur...

SAMSUNSPOR VE SİYASET
Yıllardır yazıp dururuz, spor siyasete karıştırılmasın, bunun sonu acı olur der dururuz.
Ancak ipleyen yok.
Elbet bunu da biliriz.
Samsunspor'un siyaset nedeniyle başına gelenleri de hatırlarız.
Taraftarın nasıl küstürüldüğünü, takımın nasıl küme düştüğünü de aklımızdan çıkarmayız.
Biliyorum birileri çıkıp "Onlar geride kaldı" diyecek.
Asla kalmadı, kalmaz da.
Akil Adam adı verilen bir gurup Samsun'a gelmeden önce Samsun'un üst düzey yöneticileri Samsunspor'a ziyarete gittiler.
Vali Hüseyin Aksoy Başkanlığı'ndaki gurupta Emniyet Müdürü, Jandarma Komutanı ve bir de resminin çekilmesi istenmeyen bir sivil vardı.
Çoğu, bu sivilin kim olduğunu sormadı bile.
Ben de sormuyorum zaten.
İstenen neydi?
Öyle ya Samsunspor'un taraftarları vardı ve bu taraftarlar akil adamları protesto edebilirlerdi.
Bu durum da il yöneticileri için iyi puan getirmezdi.
Anlıyorsunuz değil mi Samsunspor siyasete hep karıştırılıyor hep de karıştırılacak.

GÜNÜN FIKRASI
Temel bir gün kaldırıma çıkmış, adamın birisine "karşı kaldırım nere" diye sormuş.
Adam:
- "Karşı tarafta" demiş...
Temel:
- Karşudan da buraya gönderdiler yahu, bir şey anlamadum bu isten...

GÜNÜN SÖZÜ
Bir insanın zekâsı, vereceği cevaplardan değil, asıl soracağı sorulardan anlaşılır. De Levis

DUVAR YAZISI
'Bütün kadınlar güzeldir' lafı sürümden kazanmak isteyen erkeklerin uydurmasıdır.