bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Kan Acil Değil Sürekli İhtiyaçtır
Yazarlar // 30 Temmuz 2015 Perşembe 00:00

İsmail BAŞARAN

Başlıkta okuduğunuz cümle bir kamu spotu olarak sıkça karşınıza çıkmaktadır.
Ben, zamanında çok kan aramış ve bunun zorluklarını bilen birisi olarak bu kamu spotunu her gördüğüm yerde “Kana ihtiyacı olanlara Allah yardım etsin” diye dua ederim.
İçinde bulunduğumuz günlerde de sanırım Ülkemizde kana ihtiyaç duyulmaktadır ki  Kızılay Samsun’da kan toplama ihtiyacı hissetmiş ve yollara düşmüş.
Kızılay aslında yollara rastgele düşmüyor.
Gideceği ilçenin Kaymakamı, Belediye Başkanı, Müftülük dahil çeşitli kurumlarına yazılar yazıp yardım ister ve öyle gider.
Birkaç gün önce de Kızılay kan aracı Yakakent İlçesi’ne gitmiş.
Burada aracı daha önce geldikleri noktaya yani Meydanın kenarına çekmek istemiş görevliler.
Ancak ne hikmetse burada kendilerine yer verilmemiş, derenin karşı geçesinde yer gösterilmiş.
Görevliler de bulundukları yerde elektrik olması gerektiğini dile getirip ikaz etmişler, ancak yine de eski yerlerinde kan toplamalarına izin verilmemiş.
Kızılay görevlileri bunun üzerine aracı da alp ilçeden ayrılmışlar.
İşte bu nedenle yine o kamu spotu geliverdi aklıma.
Kan acil değil sürekli ihtiyaçtır.
Kızılay kan aracına, Yakakent’te kermeslere verdikleri yerleri çok görev İlçe yetkililerinin umarın acil kana ihtiyaçları olmaz.
O zaman anlarlar kan vermenin ve kan almanın ne kadar önemli olduğunu.
Madalyonun bu tarafı Yakakent’te kalsın, biz arka tarafına dönelim.
Samsun Valisi İbrahim Şahin idari yönden, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da Belediye yönünde herhalde konuyu araştırırlar.
Araştırırlar ve kim veya kimlerin Kızılar aracına kan toplaması konusunda zorluk çıkardığını belirleyip haklarında, hak ettikleri uygulamayı gerçekleştirirler…
Unutmayalım; Kan acil değil sürekli ihtiyaçtır.

DENİZ KENARINDA SULAR NEDEN KESİLİR
Yakakent’ten çıkamıyoruz ki Samsun’un diğer ilçelerindeki sorunları konu edeli.
Yakakent, geleceğini turizme bağlamış Samsun’un deniz kenarındaki iki ilçesinden birisi.
Burada ilçenin içinden denize girebilmeniz mümkün.
Önceki gün bir otobüs turist geldi ilçeye.
Haliyle güzel denizde serinlemek düşüncelerini uygulamaya koydular.
Karadeniz’in serin sularında yüzdüler.
Denizden çıkıp duşların altına gittiklerinde ise bir sürprizle karşılaştılar.
Sular akmıyordu.
Neden su mu kesikti?
Hayır.
SASKİ’nin suları kestiği söylendi.
SASKİ vatandaşa parayla sattığı suyu plajda ücretsiz akıtamazdı.
Mantık ve uygulama doğru mu?
Doğru olarak kabul edilebilir.
Yapılması gereken sanırım Yakakent Belediyesi’nin plajda, yani sahildeki iki üç adet duşun suyunu akıtabilmesidir.
Belediyenin parası mı yok?
AK Partili Başkan Hüseyin Kıyma’nın altına yüz bin liralık makam aracı verebilen Yakakent Belediyesi’nin para sorunu olmaması gerekir, öyle değil mi?
Anladınız mı şimdi deniz kenarında sular neden kesilir?
Cıbıldak cıbıldak denize gireceksiniz oralarda, sizi gidi siziler…

TARIŞMA KONUSU NE OLMALI
Uçağın havalanmasını beklerken adamın yanında oturan diğer yolcu, adama dönmüş ve;

— Biliyor musunuz, bir yerde okumuştum eğer yolculuk esnasında yanınızdaki ile sohbet ederseniz, seyahat süresi daha kısa geliyormuş insana.

Kucağındaki kitabı okumak üzere yeni açmış adam, kitabı yavaşça kapatmış ve adama;

— Hangi konuda sohbet etmek istersiniz?

— Bilmem ki, nükleer enerji konusunda konuşmak ister misiniz?

— Olabilir, bu ilginç bir konu olabilir ancak nükleer enerji konusuna girmeden önce size başka bir soru sorayım. Bir at, bir inek ve bir keçi, üçü de ot yiyerek beslenmelerine rağmen, keçi misket şeklinde, inek sıvı şeklinde, at ise kurutulmuş ot seklinde dışkılar. Sizce neden?

Sohbet etmek isteyen adam, hayretle bakmış;

— Hiçbir şey aklıma gelmiyor, bilmiyorum.

Kitabını okumak isteyen adam;

- Hiç bir .ok hakkında bilgin yoksa ne demeye nükleer enerji konusunda sohbet etmek istedin?
Sahi biz bu günlerde neyi tartışıyorduk?
Otu mu Nükleeri mi?

GÜNÜN SÖZÜ
Hayatta zor olan iki şey vardır: Biri, insanın kendine iyi bir ad sağlaması, ikincisi de bu adı sürdürmesidir.  Robert Schuman