İyi Parti'nin Seçimi

İYİ Parti, Türkiye genelinde olduğu gibi Samsun’da da geçen yıl yapılan yerel seçimlerin kilit partisiydi.

AK Parti kurulduğundan bu yana Samsun oylarının yarısından fazlasını alıyor.

Samsun bir nevi AK Parti’nin kalesi gibi.

Daha doğrusu Erdoğan’ın kalesi.

Ve fakat sonsuza dek bunun sürmesi de mümkün değil.

Sonuçta bir seçim yapılıyor.

Ki,

Bir dönem Anap’da oyların büyük bir bölümünü almış olsa da Samsun bir zamanlar Süleyman Demirel’in ve dolayısıyla onun partileri olan AP ve DYP’nin de kalesiydi.

Rahmetlinin Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra DYP’ de eridi gitti.

Anavatan Partisinin adı ve tabelası var ama kendisi yok artık.

Şunu demek istiyorum.

Samsun seçmenin tercihi merkez sağ siyasetinden yanadır.

Muhafazakarlar tarafından kurulmuş ve yönetilmiş olsa da, AK Parti de her daim sağ seçmenin eğilimlerine cevap vermeye çalıştı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 12. Uluslararası İslam Ekonomisi ve Finansı Konferansında yaptığı konuşmada, "İslam iktisadı krizden çıkışın anahtarıdır" demiş olsa da ülkemiz ekonomisini serbest piyasa esaslarına göre, yani liberal anlayışla yönetti.

‘’Değişmeyen tek şey, değişimin bizatihi kendisidir’’ özdeyişinde olduğu gibi.

Siyaset anlayışları gibi siyasetçiler de zamanla değişiyor.

Özellikle bu pandemi sonrası dünyada ve ülkemizde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Dünya yeni bir eksene kayacak.

Herkes bu yeni düzene ayak uyduracak.

Söylemlerin pek anlamı kalmayacak.

Hamasi konuşmaların pek anlamı kalmayacak yani.

‘Z Kuşağı’ adı verilen 20’li yaşlardaki gençlerin tercihi, ülkemiz siyasetinin de belirleyici unsuru olacak gibi.

CHP Büyük kurultaya hazırlanırken.

AK Parti ve İYİ Parti yerel örgütlerini yeniden oluşturma sürecini yaşıyor.

AK Parti il kongresine tek adayla mı çıkacak yoksa çok adaylı bir seçim sonucunda mı il başkanını seçecek, bu henüz bilinmiyor ama İYİ Parti de hareketli günler yaşanıyor.

İYİ Parti Samsun teşkilatı bu güne kadar  MHP’den kopanların hakimiyetinde gibi bir görüntü verdi.

Bu nedenle seçmen de  tercih yaparken zorlanıyor olmalı.

‘’Bunların hepsi ülkücü, hangisini seçelim’’ gibi bir ikilem yaşamış olmaları mümkün yani.

Oysa. Meral Akşener’in parti kurma çalışmaları sırasında, Demokrat Parti geleneğinden gelen seçmen tabanında, İYİ Parti’nin, DYP ve Anap’ın boşalttığı alanı dolduracağına dair bir beklenti oluşmuştu.

Meral Akşener’in Samsun’u ziyaret ettiği günlerde yolda rastladığım Mustafa Mercan, o beklentiyi ve heyecanı bana geçirenlerden biri olmuştu.

Yıllarca Rahmetli Süleyman Demirel’le dağ bayır gezmiş olan Mustafa Mercan AP’nin gençlik kollarında yetişmiş, daha sonra hem gençlik kollarında başkanlık yapmış, hem de il ve ilçe yönetimlerinde bulunmuş deneyimli bir siyasetçi olarak, İYİ Parti’nin kuruluş sürecini heyecanla takip ediyor ve bunu her haliyle belli ediyordu.

İYİ Parti’nin, MHP’den kopanların kontrolüne geçmiş gibi bir görüntü vermesi Mustafa Mercan’da hayal kırıklığı yaşattı mı bilmiyorum ama en azından bende Samsun örgütünün Samsun siyasetine yön verecek güce ulaşamadığına dair bir düşünce oluşturmuştu açıkçası.

Bir zamanlar, CHP’ de hakim olan ‘’Küçük olsun ama benim olsun’’ anlayışını İYİ Parti’nin Samsun teşkilatında da görmek beni şaşırmıştı mesela.

Samsun’da, İYİ Parti’nin yeni üye kaydetmediğine dair şikayetleri sıklıkla işitiyorken, şaşırmıyor olmamı da buna bağlarım zaten.

İYİ Parti’nin önünde yenilenme fırsatı var şimdi.

Temmuz ayı sonunda yapılacak İl Kongresiyle birlikte, İYİ Parti Samsun’da yeni yöneticilerini seçecek.

Şimdilik Eski İl Başkan Yardımcısı Hasan Aksoy, Atakum Belediye Meclis Üyesi Mimar Murat Keskin ve Cemal Ceyhun Karaca adaylıklarını açıkladı.

Partililerin Hasan Aksoy’dan büyük beklentileri olduğunu işitiyorum.

Zaten Cemal Ceyhun Karaca ile birlikte Hasan Aksoy’un ismi üzerinde çok durulduğu anlaşılıyor.

Seçimin sonucu ne olursa olsun ama hayırlı olsun ve İYİ Parti’ye iyi gelsin.