İşte Size Vergi Kaçağı

Otobüsünüz dinlenme tesisinin önünde durduğunda o malum anons duyulur: ”Firmasının sayın yolcuları, otobüsünüz yarım saat yemek ve ihtiyaç molası vermiştir.” Bir bakarsızın otobüsten inen önce tuvaletlerin yolunu tutuyor. Bir ara ben de yapmıştım bunu. Hacet gidermeye girmeden bir lira verip jeton almıştım. Karşılığında fiş falan yok tabi. İşimi bitirdikten sonra dışarıya çıktığımda on dolayında otobüsün orada olduğunu gördüm ve çalışanlardan birisine sormuştum: Günde kaç otobüs uğruyor? “Ortalama günde yüz” dedi. Kaba bir hesap yaptım içimden. Otobüslerin tanesinde ortalama 50 yolcu olsa beş bin yolcu yapar. Yarısı tuvalete uğrasa bir liradan 2500 lira yapar. Bu da ayda 75 bin yılda ise 900 bin lira eder. Ne vergi ne de KDV. Türkiye’deki tüm yol boyu dinlenme tesislerini düşünün, milyonlarca lira verdi kaçağı. Hem de sadece suyolundan… Eğer yolcu bir de prostatlı ise, otobüsün her durduğu istasyonda deşarsür yapmaya gidiyorsa, yandı ki ne yandı… Bu suyolu kaçağının durdurulmasıyla bütçeye yıllık ne kadar katkı sağlanır düşünebiliyor musunuz? Söylenenlere ve yapılan hesaplara göre durum Türkiye’de gerçekten vahimmiş. Ben ekonomistlerin yalancısıyım. Bütçe çok yakında açık verece bu nedenle de çalışanların maaşlarının ödenmesi zorlaşacakmış. Bizim ülkemiz ne kadar büyük görün. Eğer su yomundaki bu vergi kaçağını bile önlesek, bütçenin açık vermesini önleriz herhalde. Hele bir de hayat pahallılığı, terör gibi çeşitli nedenlerle insanların şekerinin arttığını düşünün bir yolculukta kaç kez tuvalete gider? Hem sonra, bütçenin böyle kapanacağı inanlara anlatılabilirse, kimse ağaç diplerine bir ayaklarını kaldırıp çiş yapmaz, ekonomiye katkıda bulunurlar.

SAHİL TEMİZLİĞİ

Sabahın erken saatiydi. Bir dozer gürültüsü duyuldu. Evlerinden bakanlar, sahilde temizlik sürdüğünü gördüler. Yer Yakakent İlçesi. Belediye çalışıyor ya. Dozerle sahilde kumlar ve çakıllar bir o tarafa bir bu tarafa atılıyor. Sahil bir taraftan temizleniyor, bir taraftan da düzenleniyor görüntüsü veriliyor. Yakakent’e gelen tatilciler ise dozerin kumların üzerinden çıkmasını bekliyor. Sözüm ona sahil temizliği yapılıyor. Sanırım bunun adına temizlik değil, denize haşemasız girişi engellemektir. Bırakın insanlar nasıl girerlerse girsinler denize. Sahili mi temizleyeceksiniz? Sabah sabah oraya dozeri sokmak yerine yapacağınız “Yarın sabah sahilimizi temizleyeceğiz, sizleri de bekliyoruz” diye halka duyuru yapsaydınız daha iyi olmaz mıydı? Böylece hem sahilin ne kadar kirletildiğini gösterir ve halkın daha duyarlı olması gerektiğini vurgulardınız, böylece de sahili nasıl kirlettiklerinin bilincine varan vatandaşlar kirletme konusunda daha duyarlı olmalarını gerektiğini hatırlarlardı.

CENNET ÜLKEM

Benim cennet ülkem. Söze böyle başlıyoruz ya. Gerçekten de cennet gibi bir ülkede yapıyoruz. İşsizler cennetinde. İşsizler ordusuna her geçen gün yenileri katılıyor? Neden? İşyerleri kapanıyor, üretim düşüyor. Haliyle de işsizlik artıyor. Bunun altındaki gerçek ne? Türkiye’nin üreden değil de tüketen bir toplumdan oluşması ve bazı büyük ülkelere bağımlı hale gelmesi düşüncesi mi?

GÜNÜN SÖZÜ

Adaletin bulunmadığı yerde herkes suçludur. Duverger