İşsizlik Millet Bahçesiyle Azalır mı?

Siyaset iyice kızıştı, belirlenen adaylar ilk iş olarak vatandaşı ziyaret ediyor. Bu ziyaretler sırasında da parti gözetilmediği dikkat çekiyor.Önceki gün AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak açıklanan Mustafa Demir’i yanında İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok ve parti yöneticileriyle esnaf ziyaretinde gördüm.Çok samimi sarılıyorlardı vatandaşlara, ancak bu samimiyet vatandaş tarafından nasıl algılanıyordu acaba, işte onu sordum birkaç kişiye cevap alamadım maalesef.Erdoğan Tok kon koşmalarında "Ortak paydamız Samsun olmalı. Belediye olarak hemşehri derneklerimizin ‘kentlilik bilinci ve kültürünü’ oluşturmasını, Samsun adına ortak bir gayede buluşmalarını arzu ediyoruz” vurgusu yapıyordu vatandaşlara.Büyükşehir Belediye Başkan adanı Mustafa Demir ise esnafla konuşurken Samsun’un marka şehir olması için çalışacaklarını dile getirip sanayiyi geliştireceklerini değil de Millet Bahçesi yapacaklarını vurguluyordu.Bu bana biraz tuhaf keldi, öyle ya belediyelerin işi park bahçe yapmak, kirlenmekte olan siyasete temizleyebilmek için hamam yapmak olarak görünüyor artık.Demir konuşmalarında Samsun’un marka şehir olacağını da vurguluyor.Hayırlı olsun. Marka şehir, cami ve millet bahçesi yaparak mı olunuyor işte bunu kestirmek zor.Demir çalışmalarını sadece merkezde değil ilçelerde de sürdürüyor. Vatandaş bakalım kararını hangi cephe için verecek.Yapılan vaatlere kanılacak mı, AK Parti’ye yirmi yıla yakın işsizliği neden düşüremediniz diye soracak mı sandıkta?

SAMSUNLU SEÇİLENLERİ SEÇECEK
Bizim ülkemizde demokrasimiz de bir gariptir. Bizde de diğer demokrasiyle yönetilen ülkelerdeki gibi “Seçme” ve “Seçilme” hürriyeti olduğu söylenir.Söylenir de ne kadarı gerçektir, bunu kimse kestiremez. Sizi listeye yazarlar, “Seçmensiniz” derler. Böylece üzerinize bir görev yüklerler. Eğer “Seçmez iseniz” cezaya bile çarptırılırsınız.Seçmek zorundasınız, ancak seçmek zorunda olduklarınız sizden önce birileri tarafından seçilenlerdir.Bu birileri, bazen bir genel başkan, bazen de bir kurul olmaktadır.Siz hiçbir zaman “Gönlünüzden geçen” , “Kafanıza yatan”  veya  “Seçmek istediğiniz “ adayı seçemezsiniz.Bu hep böyle gelmiştir, belki hep böyle de gidecektir.Siz bakmayın o “Katılımcılık” sözlerine.İnanmayın da.Ey vatandaş!Seçilmişleri değil, atanmışları hiç değil.Gönlündekini seç, gönlündekini.İşte bunun adı demokrasidir.Bunun adı katılımcılıktır.

GÜNÜN SÖZÜ
İnanılması en zor dedikodular, aptalların belleğinde en uzun süre kalanlardır.