İçeride Karışıklık mı Var?

İÇERDE KARIŞIKLIK MI?

AK Parti Samsun İl Başkanı Hakan Karaduman'ın '2019 seçimlerine' daha güçlü bir kadro ile gitmeyi düşünerek, birlikte çalışmayı düşünmediği iddia edilen Kadın Kolları Başkanı Rabia Bay Keser için temayül yapıldı. Şok temayül duyulur duyulmaz bazı kadın AK Partililer, apar topar il binasına gitti.  Temayül duyulunca işin sanırım rengi de değişecek.

Öyle ya Başkan Karaduman seçimlere güçlü kadro ile gitmek istiyor ve de Kadın Kolları Başkanını sorguluyor.

Yani ben bu başkana güvenmiyorum mu demek istiyor? Yoklama sonunda kadın kolları başkanının devam etmesi isteniyor gibi bir sonuç çıkınca ne olacak? İl Başkanı, sorgulattığı kadın kollarıyla nasıl bir uyum içinde çalışacak?

AK Parti’nin mantığı bu işte. Karaduman da böyle bir temayül yoklamasıyla geldi deniliyor ya ben artık buna inancımı yitiriyorum. Temayül yapılmış olabilir ancak kimin çıktığının belgesi yok. Geldiler, temayül yaptık dediler ve atadılar gittiler. Karaduman da şimdi aynısını yapmayacak mı?

Temayülden Rabia Bay Keser’in çıkıp çıkmadığını kim bilecek, başkan istemezse bir başkasını atayacak. Kimse de sesini çıkaramayacak. Çünkü AK Parti galiba seçilenler değil de atananlar tarafından yönetiliyor.

O zaman bu temayüller neden yapılıyor? “Demokrasi parti içinde de var” demek için mi?

SUÇLU DÖVİZ Mİ?

Türk Lirası, haftayı 2018'in en sert kayıplarıyla kapattı. Hal Böyle olunca da piyasalar allak bullak oluverdi.

Haftaya 3.81'den başlayan dolar/TL, cuma günü 3.9261'e kadar çıktı ve Aralık 2017'den beri en yüksek seviyesine geldi. Aynı dönemde euro 4.70'den 4.8315'e, sterlin de 5.28'den 5.4753'e tırmanarak rekor seviyelere ulaştı.

Türkiye’nin ekonomik açıdan dibe vurmakta olduğunun sinyalleri değil mi bunlar.

Hükümet üretimi teşvik edeceğine, üretimi azaltıp ithalatı teşvik ediyor. Eti, sütü, ineği, öküzü, abuk subuk şeker adı verilen maddeleri ithal ettiriyor.

Türkiye dışa bağımlı oluyor, sonra da döviz fiyatları yükseliyor diye üzülüyoruz. Bunun sorumlusu vatandaş mı, yoksa Türkiye’yi iyi idare edemeyenler mi?

Bir zamanlar KDV adı altındaki vergiler çıktığında vatandaş bu verginin adını koyuvermişti.

“Kazık daima vatandaşa” olarak adlandırmıştı vatandaş bu vergiyi.

O günden beri kazığı daima vatandaş yiyor.

Döviz fiyatları da böyle, önce artıyor, vatandaşın elindeki avucundaki sömürülüyor ardından biraz gerileyince vatandaş da seviniyor.

Ancak hiç kimse elindekinin avucundakinin gittiğinin, daha da fakirleştiğinin yani çaktırmadan paranın el değiştirdiğinin farkına bile varmıyor.

NE ARA BU KADAR KİRLENDİK

Samsun’daki belediyeler hamam yapma yarışına girmiş durumda. Bazıları Osmanlı hamamı yapıyor, bazıları da Türk hamamı.

Bu arada bayanlara yönelik çeşitli kurslar da düzenleniyor elbet. Camiler onarılıyor, insanların ibadet etmeleri kolaylaştırılıyor.  Camilerin onarılmasına bir sözüm yok. Ancak aklıma bir soru geliyor: Madem camiler belediyeler tarafından onarılıyor, ihtiyaçları gideriliyor, o zaman cemaatten neden para toplanıyor ve o toplanan para ile neler yapılıyor, paralar nerelere harcanıyor? İşte bu sorunun cevabını bulamıyorum.

Sahi ne ara bu kadar kirlendik de bir temizlenmemiz için belediyeler bu kadar yatırım yapıyor?