Hastane Kantininde Pahalı Çay

Hazine ve Maliye Bakanı her fırsatta enflasyonla mücadele için firmalara indirim çağrısı yapıyor ama dikkate almayanları görüyoruz.

Enflasyonla mücadele edecekler arasında adı duyurulan bir firma bırakın indirimi zamlı fiyat etiketleri düzenlemeye devam ediyordu.

Ülke genelinde dört binden fazla marketi bulunmakla övünen o firma, duyurunun yapıldığı gün peynir fiyatına 1 lira zam yapmıştı,

Özel bir firmadır.

Davete uyar uymaz.

‘’Ben o işte yokum dese’’ kim ne diyecek.

Bizi kandırdığı için ayıplarız elbette ama fazla da bir şey söylemeyiz.

Ya kamunun kontrolündeki firmalara ne demeli.

Bakan, enflasyonla mücadele için ha bire indirim daveti çıkarıyor biliyorsunuz.

Daha önceki gün emeklilikte yaşa takılanların durumunu düzeltmek amacıyla dört partinin önerdiği teklife karşı çıkan Cumhurbaşkanı da, ekonomiyi düze çıkarmak için yapılan çalışmaları ‘’Kurtuluş Mücadelesi’’ olarak tanımlamışken, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinin kantinini işletenler bir bardak çayı 2,5 liradan satmaya devam ediyorlar.

Sanırsın İstanbul’un Kadıköyündeki Bağdat Caddesinde kafe işletiyor muhteremler.

Devlet hastanesinin kantini orası oysa.

İlçelerden ve bağlı köylerinden insanlar da geliyor oraya.

Söz verilmiş olmasına rağmen bir refakatçi evi bile yapılmamışken, bir bardak çayı bile fazla görüyoruz insanlara.

AK Parti, ’Paran yoksa öl anlayışını’ yıktığını zannediyor olabilir ama bir kamu hastanesinin kantininde 2,5 liraya çay satıldığı sürece buna kimseyi inandırmaz.

Sahi hastane yönetimi ne iş yapar.

Sağlık hizmetine sözüm yok ama hastane bahçesindeki otoparkları, personeline şirin gözükmek amacıyla vatandaşa yasaklayıp, personele tahsis etmek gibi saçmalıklarla uğraşmak yerine, vatandaşın hem rahatını, hem de soyulmasını önleyecek tedbirleri alsa iyi olacak.