Galip Öztürk'ten Şehit Ailesine Ev

Türkiye’nin en büyük ulaşım firmalarından birisinin sahibi Galip Öztürk, Samsun Yakakentli şehit Bayram Aksu’nun ailesine bir ev hediye edeceğini açıklayınca uzunca düşündüm.

Ve bu konuda bir şeyler yazmam gerektiğine karar verdim.

Bir süredir, hakkındaki iddialar nedeniyle Gürcistan’da bulunan ve bu ülkede yatırımlar yapan Öztürk bunu yaparken Samsun’daki veya Türkiye’nin başka noktalarındaki Samsunlu iş adamlarında bir ses çıktığını duydunuz mu?

Hani Samsun Büyükşehir Belediyesi, hani Samsun Valiliği, hani Samsun’daki diğer iş adamları, nerede Ticaret ve Sanayi Odası?

Artık bu millet yemiyor.

Koltuklarında oturup kendilerine Başkan dedirtenler, bu ülkenin bütçesinden kendilerine ayrılan paraları lüks otomobillere binerek caka satanlar neredeler?

Sesleri neden çıkmıyor?

Ülkemiz için can verenlere sahip çıkılıyor mu Samsun’da?

Samsun iş adamı olarak sadece Galip Öztürk’ü mü var?

Hani nerede diğerleri?

Sizler de elinizi cebinize atın. Bir fon oluşturup burada olanaklarını toplayın. Toplayın ki çorbada sizin de tuzunuz oldun.

Ülkemizin güvenliği için camını verenlere ne kadar sahip çıktığınızı gösterin.

Sadece şehit törenlerine gitmekle iş bitmiyor beyler…

ATEŞ OLMAYAN YERDEN DUMAN ÇIKMAZMIŞ

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nde bazı ihalelere fesat karıştırıldığı iddiası ortalığı karıştırdı.

Bu iddialar üzerine de Savcılık duruma el koydu.

İddialar ortalığın daha da karışacağına benziyor.

Yılmaz’ın önümüzdeki günlerde, daha öncelerde olduğu gibi yine Adliye Binasının arka tarafından girerek mi ifade vereceğini merak ediyorum doğrusu.

Yılmaz daha önce başına gelen bir olaydan ifade vermek için Adliye Binasına arka kapılan girip çıkmıştı söylentileri daha unutulmadı.

Bunlar söylenti mi yoksa gerçek mi ifadeler alındıktan sonra yapılacak yargılamada ortaya çıkacaktır.

Merak edilen, Yılmaz’ın ifade vermek için yeniden Adliye Binası’na girmek için arka kapıyı kullanıp kullanmayacağıdır.

YUNUS KILIÇ’A GEÇİŞ OLSUN

Ragıp Göker dün haberi verince önce korktum sonra da durumunun iyi olduğunu öğrendim.

Hastanede yatıyormuş ve sağlık durumu iyiye gidiyormuş.

Bu habere de sevindim.

Ben, Yunus  Kılıç, Ragıp Göker, Davut Aktaş çok eski arkadaşız.

Galiba mesleğin de en eskilerindeniz Samsun’da…  Yener Cabbar da aramıza sonradan katıldı. Onunla da yıllarca Milliyet’te çalıştık.

Sonrasında bir ara yollarımız iş nedeniyle ayrılır gibi olduysa da  Yener Cabbar hepimizi Hedef Halk gazetesi çatısı altında topladı.

İyi de yaptı.

Ancak o hızlı tempoya vücutlarımız dayanmaz oldu.

İçimizde hastalananlar oldu.

Ben yavaş yavaş hastalığı atıyorum, Yunus sen de çabuk dön aramıza.

Özletme kendini…

KADIN HERKESİ TANIRSA

Bir mahkeme salonu düşünün... Bir davada tanıklık etmesi için kürsüye yaşlı bir teyzeyi çağırırlar.. Kadın yerine oturur ve davalının avukatı Kadına yaklaşır...

"Bayan Jones.. Beni tanıyor musunuz?" Yaşlı teyze cevap verir:

"Ah evet Bay WıLLıams sizi çocukluğunuzdan beri tanıyorum.. Siz taa o zamanlar bile aileniz için tam bir bas belasıydınız.. Sürekli yalan söylüyorsunuz, karınızı komşunuzla aldatıyorsunuz, en yakınım dediğiniz insanların arkasından konuşuyorsunuz, 2 dolar fazla kazanmak için herkesi satarsınız..."

Davalının avukatı basta olmak üzere bütün salon şok olur.. Adam ne yapacağını bilemez bir halde kadına tekrar sorar:

"Peki Bayan Wıllıams, ya karşı tarafın avukatını tanıyor musunuz?"

Kadın yine cevaplar:

"Elbette tanıyorum.. Çocukluğunda ona dadılık yapmıştım.. Tembel, ödlek ve alkolik adamın tekidir.. Etrafında bir tek dostu yoktur ve herkes onun hala geceleri altına kaçırdığını söylüyor.."

Yine herkes şokta.. Bütün salonu bir gürültü kaplar.. Hakim kürsüye tak tak tak vurup herkesi susturur ve her iki tarafın avukatını da kürsüye çağırır..

Ve ikisine de eğilmelerini söyleyerek kulaklarına şunu fısıldar...

"Eğer bu kadına beni tanıyıp tanımadığını sorarsanız ikinizi de harcarım."

GÜNÜN SÖZÜ