Erhan Usta ve MHP'de Siyaset

Erhan Usta’nın, H.HALK’a yaptığı ‘’Samsun için ittifak olmazsa olmazımız değil’’ açıklamasının çarpıtılarak Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye sunulması sonrasında ihraç talebiyle disipline sevk edilmesiyle ilgili durum,  Samsun’da taraflı tarafsız herkes tarafından üzüntüyle karşılandı.

Söylemediği sözlerin, söylemiş gibi gösterilip, Usta için disiplin yolunun açılmasını sağlayan birilerimi oldu bilmiyoruz ancak, işin bu noktaya gelmiş olması, böyle bir ihtimali akla getirmiyor değil hani.

Çünkü Erhan Usta, Genel Başkan’ın bir kararı olduğunu bildiği için Cumhur İttifakı’na karşı çıkmamış ama Samsun’un tamamında olmasa bile MHP’nin kazanma ihtimali olan ilçelerin MHP’ye bırakılmasını, bu olmasa bile bazı ilçelerde MHP ve AK Parti’nin kendi adaylarıyla yarışmasını istemişti.

Bunu da, Bahçeli’nin ‘’Jestle rest arasında, bir harf fark var’’ şeklindeki açıklamasına atıfta bulunarak yapmıştı.

Birileri Erhan Usta’nın altını oymuş olabilir mi?

Mümkün elbette.

Ama kimdir bunlar.

Şu gerçeği, MHP’deki herkes bilir.

Samsun’dan aday olduğu sürece, milletvekili listelerinde birinci sıra Erhan Usta’nın olur.

O yoksa ancak, başkalarının şans bulur.

Erhan Usta, iyi bir ülkücü olmanın yanı sıra, şaşmaz şekilde Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye bağlılığı ile bilinir.

Buna rağmen, MHP’den ihracının istenmesine şaşırdığım gibi, ‘’Parti içinde birileri altını mı oyuyor’’ diye düşünmüyor değilim.

Erhan Usta, bir markadır.

MHP ‘ye ve Samsun’a lazım biridir.

Bugüne kadar MHP’ye oy vermemiş biriyim ama Erhan Usta’nın, ülkemin ihtiyaç duyacağı bir siyasetçi olduğuna da inanıyorum.

Bu nedenle, hiç hak etmediği sebeplerle, O’nun uzaklaştırılacağı siyaset ortamının, bir tarafı ’topal ördek’ misali eksik kalacaktır.

*  *  *

EYT’liler Samsun’da toplandı

Erhan Usta’nın MHP’de gurup başkanvekilliği görevinden alınmasına neden olan süreci başlatan Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT)’yle ilgili İYİ Parti’nin teklifi, AK Parti’nin karşı çıkmasına rağmen, CHP, İYİ Parti ve HDP’nin oylarıyla genel kurula gelmişti.

Ancak, sıra  komisyon kurulmasıyla ilgili karara gelince, MHP daha sonra çekimser kalmış, bu nedenle teklif de yasallaşamamıştı.

Oysa EYT ile ilgili düzenleme muhalefet partilerinin tamamında olduğu gibi MHP’nin de programında vardı.

Erhan Usta da bunu bildiği için teklife destek vereceklerini bildirmişti ama teklifin, sırf İYİ Parti’den gelmesi nedeniyle Devlet Bahçeli’nin hışmına uğramıştı.

EYT mağdurları dün Samsun’da toplanarak siyasete seslerini duyurmaya çalıştılar.

Türkiye’de artık özellikle özel sektörde çalışanlar için emeklilik hakkını kazanmak çok zor hale geldi.

Hoş, emekli maaşıyla geçinmek de imkansız hale geldi ya neyse.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi emekliler ‘çift dikiş’ yapmak zorunda kalıyorlar.

Bu satırların yazarı da 15 yıl önce emekli olmasına rağmen, çalışmak zorunda kalan biridir ki, SGK’nın ‘yaşlılık aylığı’ adı altında verdiği asgari ücret seviyesindeki emekli maaşıyla geçinmek mümkün değil artık.

Şu çift dikiş hali denilen şey de abartıldığı değil aslında.

Emekli olduktan sonra çalışanların nerdeyse tamamı SGK’ye prim ödemeye devam ediyorlar.

Yaşamları hiç de ‘beleş’ değil yani, onu demek istiyorum.

Hal böyleyken, prim ödeme gün sayısını tamamlamış olmasına rağmen milyonlarca insan yaş engeline takıldıkları için emekli olamıyorlar.

Bu bir tür zulümdür.

Onu bilir onu söylerim.

Özel sektörde 45 yaşından sonra insanların işlerini kaybettiği gibi bir Türkiye gerçeği biliniyorken, EYT ile ilgili bir düzenlemeye kesin ihtiyaç var.