bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop
Dar Gelirlinin Keyif Anı Fatura Gelene Kadar
Yazarlar // 24 Eylül 2022 Cumartesi 11:13

Ragıp GÖKER

Asgari ücretli, emekli, köylü veya küçük esnaf kesiminden herhangi biri, yani dar gelirliler için bir lokantadaki keyif anı hesap pusulası gelene kadar sürüyor.

Bu ülkede dar gelirlilerin aile fertleriyle, çoluk çocuğuyla yani lokantada keyif yapamayacağı da düşünülebilir elbette ama şöyle 'felekten bir gün çalma' eylemi gibi bir durum yaşansa bile o an hesap pusulası geldiğinde son bulur.

Bir emekli arkadaşım eşi ve eşinin kardeşiyle birlikte önceki gün Tekkeköy yakınlarında tarladan bozma bir tesise gitmiş.

İki kapalı kıymalı ve iki de kaşar peynirli kapalı pide söylemiş.

Karınlarını doyuracakları en uygun fiyatlı yemek pideymiş zira.

Pide şehri olarak bilinen Samsun'da bile pide fiyatları el yakıyor artık ama buna razı olarak siparişi vermişler garsona.

Bu arada garson bir litrelik su şişesi de koymuş masaya.

Sonra da arkadaşıma ve beraberindekilere ''İçecek olarak ne istersiniz?'' diye sormuş.

Ayran istemişler.

Açık ayran.

Garson, ''Çay bardağından hallice'' denilebilecek su bardaklarında üç ayran getirmiş masaya.

Hava da güzel tabii.

Yeşillikler içindeki tesiste keyifle yudumlarmışlar pidelerini.

Garson ikişer bardak da çay ikram etmiş.

Daha ne olsun.

Ve fakat.

Dar gelirli için keyif de bir yere kadar.

Hesabı istemiş arkadaş.

Keyif anı da, o anda son bulmuş haliyle.

Pide fiyatlarına diyecekleri yok.

Onlar da pahalı ama canını yakan pide fiyatları olmamış.

Bir litre suya 15 lira, ayranlara da bardak başına 15 lira olmak üzere üç bardak ayrana da 45 lira yazınca oldu mu sana 60 lira.

Arkadaşım hesabı öderken kasiyere ''Siz bir bardak ayrana 15 lira mı yazıyorsunuz'' diye sorunca aldığı cevap ''Biz yoğurdu köyden alıyoruz'' şeklinde olmuş.

Hani nasıl söylenir:

''Kazığın sadece ucu sivridir'' diye.

O an kazıklandığını anlamış arkadaşım ama kazıklandığına değil ''Biz yoğurdu köyden alıyoruz'' şeklindeki o mazerete daha çok canı sıkılmış arkadaşımın.

Ben de arkadaşıma kızdım haliyle.

''Sen emeklisin kardeşim, ne işin var lokanta da'' dedim.

Öyle ya.

Pide mi canın çekti.

Söyle karına hazırlasın evde malzemesini, götür bir fırına pişirsinler.

Su fiyatları da enflasyona göre ayarlanıyor bu şehirde ama yinede Rabbimden sayılır bir bardak su.

Köy yoğurdu bulamasan da marketten al bir küçük kase yoğurt, bedava suyla karıştır.

Oldu mu sana ayran.

Evinde yap o keyfi yani.

Sonra da şükret haline

Lüks de sayılmaz ama tarladan bozma açık hava lokantasında pide mi yer bir emekli.

Oh olmuş sana.

Haddini bili haddini!