Ciğercinin Kedisi Olduk

Orhan Veli Türk Edebiyatı’na önemli eserler veren şairlerimizden birisidir.

“Ciğercinin Kedisi” şiiri, favorilerimden birisidir. Usta bakın nasıl tarif etmiş ciğercinin kedisini…

“Uyuşamayız yollarımız ayrı,

Sen ciğercinin kedisi ben sokak kedisi,

Senin yiyeceğin kalaylı kapta,

Benimki aslan ağzında…

Sen aşk rüyası görürsün, ben kemik.

Kolay değil hani böyle kuyruk sallamak, Tanrının günü.”

Bu şiir aklına neden geldi diye sormayın sakın. Neden olacak, ciğerci kedileri çoğaldıkça çoğalıyor son günlerde. Sokak kedileri ise… Ne hikmetse gittikçe azalıyor, çünkü yaşam mücadelesi veriyor garibanlar.  Ne hikmetse gittikçe azalıyor, çünkü yaşam mücadelesi veriyor garibanlar. Yiyecek yemek bulmakta zorlanıyorlar. Bırakın ciğer bulmayı yiyecek zorlanıyorlar.

Sokaklarda yaşayan hayvan dostlarımız ve insanların ne durumda olduklarını sormayanlar maalesef kendi geleceklerini sağlama alabilmenin yolunu arıyorlar. Parti değiştirenler mi ararsınız insanlar, partilerinden ayrılıp yeni parti kuranlar mı? Türkiye’nin ve insanların geleceklerini aradıklarını söylüyorlar ancak inanmıyorum, çoğu kendi siyasi geleceklerin sağlama almanın derdine düşmüş.

Arayın geleceğinizi ne kadar ararsanız arayın göremeyeceksiniz, çünkü Türkiye’nin geleceği bana çok karanlık görünüyor. İr ülke düşünün ki kurucusuna hakaret edenlerle dolu toprakları, hakaret edenler dışarıda neden yargı mı yok acaba, yoksa millete korku mu salınmış? Sorunun yanıtını kendinize yine kendiniz verin.

SUÇLAYANLAR VE SUÇLANANLAR

Siyasi Partilerimiz yarınlarını sağlama alabilmek için yeni atlımlar içinde bazı siyasiler ise atılımları kendileri yapıyor ve parti kurmanın derdine düşmüşler.

Herkes birbirini suçluyor, Türkiye’nin içine düştüğü bu açmazdan nasıl çıkacağını düşünmüyor bile, varsa yoksa “benim ve ailemin geleceği” diye düşünüyorlar.

Kısaca son zamanlarda Türkiye’de siyaset halk ve ülke için yapılmıyor, siyaset yapanlar kendi geleceklerini ve ailelerinin geleceklerini düşünüyorlar. Ekonomi dibe vurmuş sokaklarda insanlar aç yatıyormuş iktidarın umurunda bile değil, varsa yoksa ekonominin iyiye gittiğini anlatıp algı operasyonu yapıyorlar.

Unutulmaması gereken bir gerçek vardır. İktidara gelenler, geldikleri gibi giderler. Bir yüzük ile geldiklerini söyleyenler paralarla mallarla değil yine bir yüzük ile giderler. Sadece bu da değil, suçlayarak gelenler suçlanarak giderler bu da unutulmamalıdır.

İŞTE BU HALDEYİZ

Hitler ve Stalin bir barda oturmaktadırlar. Bir adam içeri girer ve barmene bunlar Hitler ve Stalin değil mi diye sorar. Barmen "Evet, onlar" der. Sonra adam onlara doğru yürür ve sorar: "Selam, ne yapıyorsunuz?"

Hitler cevaplar: "3. Dünya savaşını planlıyoruz."

Adam sorar. "Gerçekten mi? Neler olacak?"

Hitler: "Bu sefer 14 milyon Yahudi’yi ve bir bisiklet tamircisini öldüreceğiz" der.

Adam sorar: "Bir bisiklet tamircisi mi?"

Hitler, Stalin'e döner ve der ki:

"Gördün mü, sana kimsenin 14 milyon Yahudi’yi takmayacağını söylemiştim." Durumumu İşte böyle, Türk’ün nasıl geçineceğini düşünen yok Suriyelilere bakalım yeter.