CHP Kurultayı ve Demokrasi, Değişim

Neredeyse 62 yıldır tek başına iktidar olamayan CHP'nin tabanı, seçmeni ve iktidarın nimetlerinden yıllardan bu yana yararlanamayan emekçileri, tüm olumsuzluklara rağmen partilerine sahipleniyorlar Yaklaşık 15 bin kişi, Arena Spor Salonu'nu dolduruyor ve partilerinin iktidar yarışına omuz veriyor.

17 temmuz da  karşısında hiçbir aday olmamması nedeniyle genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu için seçim çok kolay geçti çünkü tek adaydı ve kendisinin adaylığı için ilk etapta tüzük gereği % 10 imza gerekli iken  1110 imza toplanmış ve aslında bu seçimin sonucu o dakikalarda belli olmuştu genel başkan yoluna devam edecekti ve yolunda hiçbir engel yoktu, tam aksine delegeler ve CHP taraftarları oy verenler destekleyenler CHP li vatandaşlar oy birliği ile kendisine tam destek verdi.

Yolunuz açık olsun bundan sonraki çalışmalarınızda başarılar diliyorum

 “Demokrasi ve Değişim” başlığıyla toplanan kurultayın kilit kavramı “ demokrasi” ve “değişim” sözcüğüydü.

Türkiye de şu an demokrasiye ve değişime  en çok ihtiyacımızın olduğu bir dönemdeyiz.

Demokrasi ve dönüşüm gerçekten hem Türkiye adına hem de CHP adına çok önemli bir tespittir ve ısrarla üzerinde durularak hayata geçirilmesi gereken kavramlardır.
Ancak bu değişimin nasıl ve hangi yönde gerçekleştirileceğine dair, birinci gün net bir şey söylenmedi. Ortada bir belirsizlik vardı.
Kuşkusuz Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması önemliydi. Partide “eksenin kaydığı” ideolojisi kalmadı gibi iddiaları endişeleri gidermeye çalıştı. Ama bir yön tayin edemedi yani bu partinin temel anlayışı ve taraftarına ezilen işçi, köylü, memur , dul ve yetimlere varoşlarda yaşayan tabana tabanına inmedi onları öne çıkarmadı.CHP  gerçek anlamda sol ve sosyal demokrat bir partidir emekten yanadır ve emek en yüce değerdir demedi diyemedi. Büyük balık küçük balığı yer diyerek tam aksine işçi ve emekçi kesimi tamamen sıfırladı onları parababalarına bir şekilde yem etti.Çünkü bu söylem ya da anlayış liberalizmin ağzıdır dilidir.

CHP nin bu gün bir yöne gerçek anlamda ileriye dönük evrensel sol ve sosyal demokrat yol haritasına çok acilen ihtiyacı var ve böyle yürümesi yüzünü sola ve insan haklarına dönmesi gerekirken ne yazık ki bu kurultayda liberallere göz kırpılmıştır daha ziyade işverenlere zenginlere yol açılmıştır. Bu politikalar yıllardır uygulanılıyor emek ve emekçiler dışlanılıyor işte bu yüzden de yıllardır iktidar olamadılar olamazlar da.

Türkiye’nin 12 eylül gibi bir darbe sürecinden geçtiği, Cumhuriyetin sol ve sosyal demokratların  kazanımlarının üzerinde tankla topla geçerek yok edildiği bir dönemi yaşadık halen de bu yıkıntıların altında yavaş yavaş çıkmaya başladık bu kezde AKP faşizmi kafamıza balyoz indiriyor.

AKP Faşizminde Aydınlar, yazarlar, insan hakları savunucuları, gazeteciler , öğrenciler, kürtler, aleviler ve emekçiler KESK üyeleri herkes mağdur edildi ceza evlerine atıldı sokakta vekiller dahil orada demokratik hak arama mahalinde olan herkes biber gazı cop ve değişik aletlerle bastırıldı yakalandı hepsi ceza evlerine tıkılıdı

Dış politikada ABD ve Batılı ortaklarının çıkarları için Irak, libya, mısır dan sonra  Suriye ile savaşın eşiğine getirildiğimiz bu günlerde aslında Demokrasiden ve değişimden yana olan CHP de bu halk çok icraatlar beklerken bu kurultayda bu sorunların konuşulacağı ve sorunları çözecek cevapların açıklanacağı beklenirken ne yazık ki insanlar hayel kırıklığına uğrdı diyebiliriz.

Piyasacı-liberal bir yağma düzeninin kurulduğu ve bu düzenin faşizan bir uygulamalarla korunduğu bir ortamda bir sistem de CHP daha akıllı ve mantıklı çözümler bulmalı ve halka bunu anlatmaldır bunlarda işte bu tür kurultaylarda halka daha açık bir dille anlatılabilinirdi Kürt sorunundaki düşüncesi netleşmeli idi 35 yıllık bir cenaze var ve biz bu sorunu çözeriz gibi içi boş laflarla bu işin artık çözülmediği artık ortada çünkü aynı söylemi dün de bu günde AKP de MHP de diğer siyasetçilerde söylüyor ama işte görülüyor ki 35 yıldır çözülmedi çözemediler daha doğrusu çözmekten yana değiller

Herkes hepimiz  şunu iyi bilelim ki Türkiye nin bu gün en büyük ve ivedilikle çözülmesi gereken sorunu Kürt sorunudur ve bu sorun demokratik bir şekilde mutlaka çözülmelidir. Bunu çözecek olan da demokrasidir parlemantodur

Bu güne kadar bu sorunu çözmediler çözümsüzlüğün derinleştiği bu siyasal ve tarihsel ortamda  özellikle bu kurultay da CHP nin gündeme taşıdığı ana tema olan demokrasi ve dönüşümü tam olarak hayata geçirmeden ilerleyemez.

Bu nedenle CHP öncelikle Türkiye ni kanayan yarası olan Kürt sorunu , Alevi sorunu ve emek sorunlarını çözme yollarını içini doldurarak açıklamalı ve ana muhalefet olarak hükümet ya da iktidar üzerinde parlemanto içinde demokratik zeminde baskı uygulamalı çözüm önerilerini de tek tek açıklamalıdır yoksa öyle ben çözerim demekle olmuyor olmaz.

CHP sol ve sosyal demokrat bir çizgide olarak demokrasi ve değişimini tamamlayarak Türkiye de barış için kardeşlik ve dostluklar için herkesin birbirini seveceği ve herkesin birbirinin değerlerine saygı göstererk birbirlerini kabul ederek yan yana kardeşçe yaşayacağı yol haritasını mutlaka ortaya koymalı ve hayata geçirmek için iktidar olma hesaplarını çok iyi yapmalı bu yönü iyi belirlemelidir çünkü bu yön ve yol haritasını uygulayacak bilgili birikimli ve bu partiye emek vermiş hizmet etmiş örgütün içinde yetişerek yukarılara tırmanmış CHP nin tarihsel yapısını iyi bilen çok insan var yeter ki onlara o görev verilsin.

Ancak yazıyı yazdığım dakikalarda seçim ya da oy kullanma devam ediyordu ancak Kemal kılıçdar oğlunun önce 90 kişilik daha sonrada 52 kişilik anahtar listesi açıklanmıştı ve eskiye göre çokta büyük bir değişiklik yoktu.Bu listeler blok çıkarmı zannetmiyorum ama sonucu değiştirecek sonuçta çıkmayacağı kesin. Eh ne yapalım hayırlısı Türkiye ye hayırlı olsun .