Beyaz Çemberli Bacılar

Yazarlar // 29 Aralık 2017 Cuma 01:27

Ragıp GÖKER

Eskişehir'in Alpu ilçesinde bir milyon ton kapasiteli kömür yatakları bulununca, birilerinin aklına hemen termik santral fikri gelmiş.

Bir süre önce hiç kömür çıkmayan Terme'de de bunu birileri denemişti ama efsanevi Amazon kadınlarının yaşadığı yer olarak bilinen Terme'nin cesur ve bir o kadar iyi yürekli kadınları buna karşı çıkmışlardı.

Beyaz Çemberliler adını vermiştik onlara.

Ki, hemen hemen hepsi ev hanımıydı.

Beyaz çemberleriyle direndiler.

Sessizdiler..

Ama çok etkiliydiler.

Efsanevi bir direnç gösterdiler sahiden.

''Ekinlerimiz temiz kalsın'' dediler.

Fındık bahçelerinin kirletilmesini istemediler.

Terme ve dahi Samsun halkı da yalnız bırakmadı onları.

Başta Terme'nin AK Partili Belediye Başkanı Şenol Kul olmak üzere, Samsun'da ne kadar sivil toplum örgütü varsa, onlara destek oldular.

Terme'de sağcı, solcu, ortayolcu ne kadar siyasi akım varsa, hepsi kısa adı (TERÇEP) olan Terme Çevre Platformu'nun çatısı altında toplandı ama platformun itici gücü hep o Beyaz Çemberli Bacılar oldu.

Eskişehir halkının da topraklarında termik santral istemediğini işitiyorum.

Bu konuda haberler de yayınlanıyor.

Eskişehir bela gibi gördüğü bu durumdan kurtulmak istiyorsa, Terme'nin Beyaz Çemberli Bacıları'nın örnek alınmasını öneririm.

* * *

Mehmet Soykan

Mehmet'i tanıdığımda henüz 10-12 yaşlarındaydı.

Ablalarından biri olan Kevser, İsmail Başaran'ın yönetimindeki Milliyet'in Samsun Bürosunda çalışan bir arkadaşımızdı.

Münevver'de bir süre, bizimle birlikte Güneş Gazetesinin Samsun Bürosunda çalışmıştı.

İki ablasının gazetelerde çalışıyor olması nedeniyle mi bilmem ama Mehmet 'de bizim mesleğe ilgi duymuştu.

Kurulduğu ilk yıllarda HALK'ın Spor Servisinde çalışmıştı.

Geçen haftaya kadar , yerel televizyonlarda da spor programları yapıyordu.

Ama Samsun Mehmet Soykan'ı Samsunspor'un ateşli bir taraftarı ve 19 Mayıs'ın tribün lideri olarak tanıdı.

Spor ve özellikle futbol dünyasının bir parçasıydı.

İlk gençlik yıllarında çok önemli hastalığa yakalanmış ama onu yenmeyi başarmıştı.

Genç yaşta kemoterapi görenlerde rastlanan kalp damar hastalıkları O'nu da bulmuş, iki damarı değişmişti.

Kendisime bakması gerekiyordu ama top oynamayı da seviyordu.

Önceki gece arkadaşlarıyla halı saha maçında top peşinde koşarken, yorgun kalbi ''buraya kadar'' demiş.

Çok genç yaşta kaybettik Mehmet Soykan'ı.

Mekanı cennet olsun.