Ben Bir Türk Vatandaşıyım

Türkiye’de seçmen dün sandık başındaydı. Sistem değişikliği vatandaşa onaylattırılacaktı. Yüksek Seçim Kurulu tarafından gönderilen seçmen bilgi kâğıdımı aldım ve sandığımın bulunduğu okulun yolunu tuttum.

23 Nisan Ortaokulu’nun ikinci katına çıktım ve sandığımın bulunduğu odaya girdik. Kurul üyeleri görevlerini yapıyorlardı. Önce kimliğimi sordular sonra da elime evet yazılı mührü, iki de pusula tutuşturdular. Gittim oylarımı kullandım. Oylarımı kullanmadan önce de pusulaların arkasına önüne baktım ve işaret aradım, öyle ya bir çizik bile oyumun güme gitmesine yani geçersiz sayılmasına yol açabilirdi.

Öyle bir olumsuzlukla karşılaşmadan oyumu attım ve vatandaş oldum.

Kısaca ben görevimi yaptım. Sıra şimdi seçilecek olanların beni vatandaş sayıp saymayacağına geldi. İlk turda mı seçilirler ikinci turda mı seçilirler, sonraya mı kalır tekrara düşülür mü belli değil.

Sonuç ne olursa olsun bu seçimler de daha öncekilerde olduğu gibi tartışılacak mutlaka.

Oylar çalındı mı çalınmadı mı? Sandık güvenliği varmıydı yokmuydu hep konuşulacak.

Mesele aslında bu değil. Mesele seçimden sonra kim gelirse gelsin başa soğan ve patates fiyatlarının kaç lira olacağı?

Mesele seçimden sonra doların düşüp düşmeyeceği, enflasyonun ne kadar olacağı, çalışanların ücretlerinin artıp artmayacağı. Mesele seçimden sonra terörün düşüp düşmeyeceği.

Eğer bu olumsuzluklar sürerse biz seçimi doğru yapmamış olmayacakmıyız?

Ülkemin kaderini ben mi yoksa yabancıların mı tayin ettiği önemli.